Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Geçindirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakmak
- Alamet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirti, İz, İşaret, İm, Nişan, Emare
- Ayrıcalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müstesna
- Haberdarlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhtar, İkaz, Uyarı
- Özünlü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deruni, Zati
- Bestekâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Besteci, Ezgici, Kompozitör
- Koza kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Barama, Kozalak
- Ezinç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Azap
- Tenzilatlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İndirimli
- Önemsemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mühimsemek, Saymak, Takmak
- Cumartesi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şembe
- Hipopotam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Su Aygırı
- İlerlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelişmek, Kalkınmak, Yürümek
- Muhteviyat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçindekiler
- Bellik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşaret, Marka, Ayraç
- Hasebiyle kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolayısıyla, Ötürü, Den Ötürü
- Performans kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başarım, Takat, Takat Sınırı
- Müteaddit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birçok
- Tereddüt Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duraklamak
- İştah kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeme İsteği; İstek, Arzu
- İhtisas kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uzmanlık, Branş, Dal, Duygu
- Ateizm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tanrıtanımazlık
- Hayıf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haksızlık
- Maske kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Peçe
- Sufle kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fısıltı
- Merbutiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağlılık
- Öldürücü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıcı
- Tamuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cehennem
- Teorik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuramsal
- Mâni Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alıkoymak, Engellemek, Önlemek
- Boylu Boslu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösterişli, Yakışıklı
- Zerzevat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güveri, Sebze, Yeşillik
- Gayret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çaba, Ceht, Efor, Himmet, Hız, Uğraşma
- Uyuklama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şekerleme
- Dörtlük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıta
- Protokol kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlaşma Tutanağı
- Acer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeni, Taze
- Saten kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atlas
- Kaldırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Aşırmak, Atamak, Çalmak, Çekmek, Feshetmek, Katlanmak, Lağvetmek, Saklamak, Sıyırmak, Taşımak, Tayin Etmek, Toplamak, Yakışmak
- Faik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üstün, Yüksek
- Geri Çekilme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ricat
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü