Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Merbutiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağlılık
- Hisseli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Paylı
- Periyot kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süre, Devir, Dönem, Aralık
- Şabalıt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kestane
- Salgılamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yapmak
- Birey kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fert, Kişi, Zat, Can, Duygusal, Şahıs
- Asma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asılmış, Asılı, Üzüm Bitkisi, Menteşe, Asma kilit
- İçeri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gönül, Hapishane, Yürek
- Tümsayı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adedi Mürettep
- Abat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayındır, Rahat, Şad, Şen
- Ehram kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Köpyak, Piramit
- Gözlemlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözlemek, Müşahede Etmek
- Rüzgârlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esmek, Savurmak
- Tufeyli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Virane, Asalak, Ekti, Sığıntı
- Bitaraf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekimser, Yansız, Müstenkif, Kararsız, Tarafsız
- Hırs kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açgözlülük, Tamah, Ateş, Harislik, Hınç, Öfke, Soğumsuzluk, Aşırı Tutku, Kızgınlık
- Tan Yeri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ufuk
- Gurbetlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gurbet
- Sağbilge kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hekim, Otacı, Atasagun
- Dipli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derin, Esaslı, Köklü, Temelli
- Offline kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çevrimdışı
- Kaynak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asıl, Bulak, Göz, Hazine, Kaynama, Kök, Memba, Menşe, Pınar, Kaynarca
- Kinin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sulfata
- Spesiyalite kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özel Yemek, Özellik
- Çalışmamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durmak, Yatmak
- Toplanma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçtima
- Adamakıllı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İyice, Bir Güzel, Güzelce, Enikonu, Gayet, Kıyasıya, Güzel, Pir
- Keher kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doru
- Gizletmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saklamak
- Mikser kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çırpıcı
- Aklavcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Avukat
- Çiftlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ekin Sahası
- Memleket kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Diyar, El, Şehir, Ülke, Yurt, İl
- Tutarga kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sara
- Tersane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tezgâh
- Şad kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sevinçli, Neşeli, Sevimli, Sevinen, Memnun
- Ziyalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aydın, Aydınlık, Münevver
- Sakarca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarsakça
- Ruhsal Çöküntü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bunalım
- İmam Suyu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rakı
- Kabul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yerinde Görme; Katına Alma; Razı Olma
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü