Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Erim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çalım, Menzil, Muştu, Beşaret
- İncitmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acıtmak, Batmak, Delmek, Kırmak, Rencide Etmek, Üzmek, Yaralamak
- Mustatil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dikdörtgen
- Hoşgörüsüz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katı
- Ters kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aksi, Aykırı, Hırçın, Huysuz, Münasebetsiz, Sert, Zıt, Karşıt, Uymaz, Elverişsiz
- Zirizemin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bodrum
- Çodar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Celep
- Şımarmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erköyünleşmek
- Müteakip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ardıl, Ardı Sıra, Arkadan Gelen, Ardı Sıra Gelen
- Götürüm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sabır, Tahammül
- Cinnet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Delilik
- Sayılı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahdut, Önemli, Belirli, Az Görünen, Sayılmış
- Büzmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kısmak
- Yetiştirme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Terbiye
- Umursamaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Önemsemez, Lakayıt
- Şahit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tanık
- Arsıulusal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uluslararası
- İntiba kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İzlenim
- Gıdasız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Besinsiz
- Bez kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çaput, Gudde
- Bahşetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağışlamak, Sunmak
- Peşkeş Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Peşkeş Çekmek
- Kulumak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozulmak, Çıldırmak, Delirmek
- Suni Saç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Peruk
- Ekmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çörek, Nan, Nanıaziz, Kazanç, İş, Ekim Yapmak, Serpmek, Savuşmak, Atlatmak, Aş, Dikmek, Yemek
- Çobanyastığı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Papatya
- Tamlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bütün
- Nihai kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Son, Sonuncu, Sonsal
- Büyükanne kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nine, Nene
- Sükût kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Susku, Susma, Sessizlik, Konuşmama, Söz Söylememe
- Veçhe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Semt, Taraf, Yön
- Şeni kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kötü, Çirkin, Alçakça, Ahlak Dışı, İnsanlık Dışı
- Tulum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şişman, Tombul, Tüp
- Kürk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gocuk
- Nezarethane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözetimlik, Nezaret
- Literatür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaynaklar, Yazın, Edebiyat, Kaynak
- Muhrip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Savaş Gemisi
- Teneşir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Salaca
- Sinirbilim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nevroloji
- Kaknem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çirkin, Huysuz, Kuru, Sıska
- Şem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mum
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü