Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Feyiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Verimlilik, Bereket, Mutluluk, Gürlük, Ongunluk
- Diyar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ülke, Memleket, Dünya, İklim, Yurt
- Müstahsil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üretici, Yetiştirici, Prodüktör, Üretmen
- Bağlantısız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Askerî
- Heves kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arzu, Eğilim, İstek, Keyif, Merak, Şevk
- Kayıp kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yitme, Yitim, Yitik, Zayi
- Sel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taşkın Su, Baskın, Yığın
- Savuşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uzaklaşmak, Ekmek, İyileşmek, Kaçmak, Gizlice Kaçıp Gitmek, Geçmek
- İndikatör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösterge
- Vazıh kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açık, Aydın, Aydınlık, Belli
- Tutuşturmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dökmek, Yakmak
- Azar Azar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yavaş Yavaş
- Başat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hâkim, Dominant, Baskın
- Selamet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esenlik, Esen, Kurtuluş
- Safsata kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgicilik, Sofizm; Boş Söz, Asılsız Söz
- Oldubitti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Emrivaki, Olupbitti, Olut
- Vale kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bacak, Oğlan
- Kinaye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolaylama, Değinmece, İma, Kerçeme
- Düzme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzmece, Sahte, Uydurma
- Bodur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tıknaz, Bacaksız, Bastıbacak, Bücür, Alçakboylu, Cırttan, Kısaboy
- Umumen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Genellikle
- Taziyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başsağlığı, Taziye
- Doğu Bilimi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şarkiyat
- Topaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fırfıra, Fırlangıç
- Cisim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Madde, Gövde, Beden, Vücut, Varlık
- Rast kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğru, Düzgün, Tesadüf
- Özü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kendi
- Selametle kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esenlikle
- Fayans kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çini
- Gemlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tersane
- Editör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Basıcı, Yayımcı, Naşir
- Pingpong kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Masa Topu
- Tahsilât kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alımlama, Toplama
- Çıldırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Delirmek, Kulumak
- Biyografi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hayat Hikâyesi, Öz Geçmiş, Tercümeihal, Tercüme-i Hâl, Hâl Tercümesi
- Mevzun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzgün, Ölçülü
- Çuğullamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gammazlamak
- Çevrilmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dönüşmek
- Bilmukabele kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karşılık Olarak, Ben de, Size de, Sizlere de
- Kazmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hakketmek, Deşmek, Oymak
- Eskimek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşınmak, Yaşlanmak, Yıpranmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü