Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Eyvallah kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hüdahafız
- Sona Ermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçmek
- Pisik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göcen, Kedi
- Affedin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pardon
- Narahatlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuşku
- Göresin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acaba, Acep
- Celep kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çodar, Maldar
- İlkokul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İptidai Mektep, İlk Mektep, İptidai, Beş
- Veliyullah kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Veli
- Abluka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuşatma, Sarma, Muhasara
- Em kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlaç, Çare, Merhem
- İnanmış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kani
- Kaynarca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaynak
- Sakır Sakır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürekli
- Radyasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Işıma, Işınım
- Kıyaslamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karşılaştırmak, Mukayese Etmek, Oranlamak, Salıştırmak
- Boks kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yumruk Oyunu
- Pay Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bölüşmek, Paylaşmak, Üleşmek
- Sıklaştırma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teksif
- Konferans kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konuşma
- Teokratik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dinerksel
- Ali kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüce, Yüksek
- Su Sığırı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Manda
- İtfaiye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Söndürümlük, Yangın Söndürme Örgütü
- Günücü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıskanç
- Şamata kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gürültü, Hay Küy, Patırtı, Yaygara
- Suspus Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sinmek
- Çekicilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cazibe, Hava
- Takriben kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşağı Yukarı, Yaklaşık
- Hırpalamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dövmek, Tepelemek, Örselemek
- Elektrik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cereyan, Çıngı, Çarpıcılık, Cazibe, Canlılık
- İnsicamsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutarsız
- Tarafından kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tamanından, Aracılığıyla, Türünden, Çeşidinden
- Değerlendirme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yorum
- Cidal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uğraşma, Savaşma, Cenk, Çekişme, Ağız Kavgası
- İktiza Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerekmek
- Beytülmal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Devlet Hazinesi
- Zıt Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çelişmek
- Düzensizlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhtilal
- Eter kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lokman Ruhu
- Görücü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dünürcü, Elçi
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü