Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Emektar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eski
- Babasız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yetim
- Dozer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yol Düzler
- Süblime kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aksülümen
- Geri Kalmış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geri
- Sürgü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayak, Sürme, Tırkaz, Yuvak, Loğ
- Sağlığını Bozmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dokunmak
- Boğazlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öldürmek, Kesmek
- Direktif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yönerge, Talimat
- İçi Boş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değersiz, Kof
- Transformasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dönüşüm
- Gereklilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hacet, Lüzum, Zaruret
- Halayık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kadın Köle, Cariye
- Dünür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dünürcü, Kuda, Elçi
- Hesaplı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşünülmüş, Hesaplanmış, Ölçülü, Tedbirli, Tutumlu, Ucuz, Tasarlanmış
- Döner Sermaye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Döner
- Malihülya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kara Sevda, Kuruntu
- İaşe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçim, Boğaz, Beslem
- Başeser kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başyapıt, Şaheser
- Pekaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nadir, Ender
- Satıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayi, Tüccar, Esnaf
- Kökelmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şişmanlamak
- Anlamca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mealen
- Bivefa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vefasız
- Mıhsıçtı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cimri
- Arızasız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düz
- Galip Gelmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kazanmak
- Tayfun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kasırga, Tufan
- İbik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Emzik, Kenar, Köşe, Uç
- Sekreterlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yazmanlık
- Teşvik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İsteklendirme, Özendirme, Ayartma, Kışkırtma
- Seğmen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Genç Yiğit
- Şizoit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozuk
- Kusur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eksiklik, Noksan, Nakısa, Hata, Ayıp, Özür, Teltik, Yanlış, Arıza, Kabahat, Pürüz, Şaibe, Ağdık, Ağman
- Fonksiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşlev
- Tıkaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tıpa
- Arı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duru, Temiz, Saf, Katışıksız, Katkısız, Halis, Öz, Salt
- Darlaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Daralmak
- Terkip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bileşim, Tümleme, Birleştirme, Takım
- Zorbalık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tahakküm
- Bölüm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büro, Çağ, Devir, Fasıl, Göz, Kesim, Kısım, Kol, Kürsü, Departman, Seksiyon
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü