Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Ceren kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ceylan
- Mahsuben kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hesabına
- Pistole kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Püskürteç
- Kör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Âmâ, Görme Engelli, Kötü
- Nadinç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haşarı, Haylaz
- Mühürlü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Damgalı
- Spekülatif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurgusal, Vurgunsal
- Kafa Dengi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kafadar
- Samanlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Merek
- Tayyar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hazır
- Tagayyür Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değişmek
- Kompetan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uzman, Yetkili
- De kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bile, Dahi
- Koşa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çift, Eş, İkiz
- Yazboz Tahtası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kara Tahta
- Ufak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küçük, Mikro
- Eğlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beklemek, Oyalanmak, Alay Etmek, Alem Yapmak, Durmak, Gezinmek, İzlemek, Lağa Koymak, Maskaraya Koymak, Seyretmek
- Muhasara kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Abluka, Kuşatma, Sarma, Çevirme
- Kösemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dilemek; Gıpta Etmek
- Uygulamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tatbik Etmek, Vurmak, Yapmak
- Dirsek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Makas
- Ölü Doğmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşmek
- Arz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sunmak, Sunum, Bilgi Verme, Yeryüzü, Yerküre, Yer Yuvarlağı, Dünya, En, Maruzat, Yer
- Çalıkavak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sepetçi Kavağı
- Fırsat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vesile, Elverişli, Durum, Oğur
- Mey kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçki, Şarap
- Mide kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kursak, Aşkazan, İç, İşkembe, Karın, Yürek
- Teberru kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağışlama, Bağış
- Takviye Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Berkitmek, Desteklemek
- Gezgin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seyyah
- Pejoratif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yergisel
- Jips kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alçı, Alçıtaşı
- Mucrim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Suçlu
- Doyulmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doymak
- Lokalık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fiyaka
- Şaşaa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görkem, Gösteriş, Tantana, Parlaklık, Parıltı
- Cinslik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cinsiyet
- Plan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşünce, Tasarı, Düzenek, Jospar, Çekim, Maksat, Niyet, Tasavvur, Kurampa
- Sökel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hasta, Malul, Güçsüz
- Ölgün kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Solmuş
- Kıvrıntı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dönemeç, Kıvrım
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü