Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Caba kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karşılıksız, Bedava, Bundan İlave, Üstelik
- Alaimisema kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gökkuşağı, Alkım
- Uyuşturucu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Maden
- Akıbet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Son, Sonuç
- İslam Hukuku kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fıkıh, Şeriat
- İvinti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hız, Sürat, Çabukluk
- Sancı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı
- Düzlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tesviye Etmek
- Pürçek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıvrılmış, Zülüf, Saç Lülesi, Püskül
- Mevzii kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yerel
- Nostaljik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eslemli
- Nehari kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yatısız, Gündüzlü
- Aklaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağarmak, Beyazlaşmak
- Trafik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gidiş Geliş, Katnav, Seyrüsefer, Yol Hareketi, Yoğunluk
- Hesap Pusulası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hesap
- Tutarlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dengeli, Çelişmesiz, Orta, Sabit, Uygun, İnsicamlı
- Cevir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cefa, Eziyet, Üzgü
- Gayretli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çalışkan, Azimli, Çabalı
- İfrazat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Salgı(lar), İrin
- Flu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulanık
- Tıkız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Berk, Katı, Muhkem, Sıkı, Tıknaz, Dolgun, Şişkin, Kalın, Yağlı, Yoğun
- Görünmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Azarlamak, Başlamak, Benzemek, Gelmek, Göstermek, Gözükmek, Tezahür Etmek, Zahir Olmak, Mevcudiyetini İzhar Etmek
- Reis Bey kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başkan
- Taam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çeşni, Yemek, Yiyecek
- Kocaman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyük, Hantal, İri, Koca
- Ödenti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aidat
- Asamble kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurul, Meclis
- Kundak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dipçik, Fesat, Fitne
- Menus kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alışık
- Harman Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Harmanlamak
- Kesme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kat, Kesin, Lokum
- Sapılca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sahan
- Engebeli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arızalı
- Garanti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teminat, Güvence
- Hamal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taşıyıcı, Yükçü
- Elde Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Çıkarmak, Sağlamak, Temin Etmek, Ulaşmak, Uydurmak
- Tarla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Toprak
- Oturma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstikrar
- Sakitleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yatışmak
- Yumuşamış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vıcık Vıcık
- Müşevveş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karışık
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü