Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Alaimisema kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gökkuşağı, Alkım
- Prezervatif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaput
- Bacarıklık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vukuf
- Müptela Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alışmak, Düşmek
- Epik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Destansı Eser, Sanat, Hüner
- Kriminoloji kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Suçbilim
- İliştirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asmak, Takmak
- Çuval kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teliz
- Tanımlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tarif Etmek
- Bulunmayan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıfır
- Boğuntu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı, Vurgunculuk, İntikar, Solunum Zorluğu
- Yeğlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Islah Etmek; Tercih Etmek
- Kıfıllamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kilitlemek
- Kararlaştırma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tayin
- Sersemleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hezeyan
- Beklenti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ümit
- Telkin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı (Düşünce) Aşılama, Kulağına Koyma
- Naz Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kırıtmak, Nazlanmak
- Obur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boğazlı
- Suikast kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Komplo, Yağınma, Yağınç
- Dostluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arkadaşlık, Gönüldaşlık, Yoldaşlık, Hukuk
- Sorun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dava, Dert, İş, Mesele, Problem, Sıkıntı, Durum
- Saksı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baş, Kafa
- Kelepçe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilezik, El Kandalı
- Bahsetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konuşmak, Söz Söylemek, Söz Etmek, Temas Etmek
- Çalı Bülbülü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ötleğen, Bayır Kuşu
- Lime Lime kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cırık Cındır, Parça Parça
- Mütekabiliyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karşılık
- Gedikli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Daimi, Kıdemli, Sürel, Temelli
- Hatalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kusurlu, Suçlu, Yanlış
- Paltar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Elbise, Giyecek, Giysi
- Öğleyin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Günortada
- Çevir Sesi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sinyal
- Ötürü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolayı
- Zamansız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vakitsiz
- İlenç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beddua
- Böyle kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şöylece, Gibi, Şekilde, Bunun Gibi, Bu Biçimde, Bu Yolda, Bu Çeşit
- Oyuntu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çukur, Oyuk
- Nötr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tarafsız, Yansız
- Nefeslemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üflemek
- Nice kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaç, Çok, Birçok, Nasıl
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü