Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Buyruk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Emir, Ferman, İrade, Egemenlik
- Yarbay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaymakam
- O kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşte
- Tabur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Grup, Küme, Yığın
- Aşikâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Apaçık, Sarih, Açık, Belli, Meydanda, Besbelli Olan, Ortada Olan, Gizli Olmayan, Mahsus
- Üye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aza, Uzuv, Organ
- Fıslamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fısıldamak
- Dupduru kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Berrak
- Pikap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Plakçalar, Kamyonet
- Kuşatmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çevirmek, İhata Etmek, Kaplamak, Kucaklamak, Muhasara Etmek, Sarmak
- Kakavan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgisiz, Budala
- Dadanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alışmak
- Mavera kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öte
- Kritisizm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eleştiricilik
- Isıdam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hamam
- Tanzim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzeltme, Düzenli, Düzgün, Düzenleme, Yasama, Yoluna Koyma
- Otokrat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saltçı
- Papazi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bürümcük
- Kalıtım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İrsiyet, Soya Çekim, Veraset
- Adamakıllı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İyice, Bir Güzel, Güzelce, Enikonu, Gayet, Kıyasıya, Güzel, Pir
- Skandal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rezalet
- Yaraşık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uygunluk
- Yolak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Patika
- Gönül Rahatlığı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Huzur
- Bostan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bahçe
- Cilalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Parlak, Süslü
- Ağabey kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Abi, Aka, Ağa, Efe
- Kaynakça kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaynaklar, Kitabiyat, Bibliyografya, Bibliyografi
- İndifa Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Püskürmek
- Yegâne kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Biricik, Tek, Eşsiz
- Yaraşırlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Liyakat
- Gramofon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sesyazar, Fonograf
- Varyasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çeşitleme, Değişim, Varyete
- Abartmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şişirmek, Büyütmek, Mübalağa Etmek, Artırmak
- Aldatıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güzel
- Torpido kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Torpil
- Mandepsi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oyun, Tuzak
- Masör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ovman
- Korelâsyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlgileşim
- Güçbeğenir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müşkülpesent
- Yetiştirici kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müstahsil, Üretici
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü