Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Bulakan ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Bağlanak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağlantı
- Dalkavukluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şakşakçılık
- Vatandaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yurttaş, Tebaa, Uyruk
- Erişme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İdrak
- Tebellür Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirmek
- Lazıme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerekçe
- Laboratuvar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deneylik
- Alışılmış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mutat, Olağan
- İyilikbilmez kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nankör
- Abstreleşme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mücerretleşme, Soyutlaşma
- Fizik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hikmet
- Atımcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hallaç
- Hekim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doktor, Tabip, Sagan, Atasagun, Otacı, Sağbilge
- Parçalamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bölmek, Kesmek, Paralamak, Sındırmak
- Büyükler kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erkân, Kibar
- Bırakışmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mütareke Yapmak
- Ünsiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İletişim, Komünikasyon, Ahbaplık, Arkadaşlık, Alışkanlık
- Cihet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Semt, Taraf, Yan, Yön
- Arter kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atardamar, Trafiği Çok Yoğun Olan Yol
- Narahat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tedirgin
- Muamele kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alışveriş, Davranış, İşlem, Yol, Yöntem, İz
- Övme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Medih
- Amudi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dikey
- Eziyet Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zulmetmek
- Çarpışma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cenk, Müsademe, Tokuşma
- Pinyal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meç
- Dağıtılmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Feshedilmek, Tevzi Edilmek
- Salık Vermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haber Vermek
- Deneysel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tecrübi
- Sismograf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Depremölçer
- İkamet Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oturmak
- Yararlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yarar Sağlayan, Yararı Olan, Yarayışlı, Nafi, Avantajlı, Faydalı, Hayır, İyi, Olumlu
- Murakabe Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Denetlemek
- Muti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baş Eğen, İtaat Eden, Eslek
- Pişmanlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nedamet, Yeringenlik, İldimlik
- Kaşe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Damga, Mühür
- Sabırsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayançsız, Çıdamsız, İvecen, Aceleci
- Alaycı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müstehzi
- Yer Yağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Petrol
- Yağlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çevre, Büyük Mendil
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü