Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Boşanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayrılmak, Serbest Kalmak, Kurtulmak
- Görüşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yarenlik Etmek, Sohbet Etmek; Ahbaplık Etmek; Müzakere Etmek
- Mühendis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıvcı
- Çekinmezlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cesaret
- Mükedder kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kederli, Üzgün
- Yeçmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çözmek
- Temenni Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dilemek
- Karışılmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müdahale Edilmek
- Savlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İddia Etmek
- Çiftelemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tekmelemek
- Zedelemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Berelemek, Zarar Vermek
- Uzantı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uzatılmış
- Dün kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dünen, Geçmiş
- Filiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürgün, Töz
- Ellik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eldiven
- Rakiplik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rekabet
- Mücehhez kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Donanımlı
- Deneme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tecrübe, Test, Deneyim, Sınama
- Doğallıkla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tabii
- Mihenk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mehenk, Denektaşı
- Kraker kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıtırdak
- Serbest kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özgür, Bağımsız, Pinek, Erkin, Hür, Muaf, Salman
- Seminer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Grup Çalışması; Kurs
- Dalgalandırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Savurmak
- Evham kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuruntu, Kuşku, Vehim, Vesvese
- Buna Göre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Binaenaleyh
- Kürtaj kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kazıma, Uşak Saldırma, Uşak Salma
- Numaratör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sayaç
- Engebelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Engebe
- Tavlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şişmanlamak
- Kestane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şabalıt
- Bağan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşük
- Farklılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başkalık, Değişiklik, Ayrımlılık
- Demek Ki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Demeli, O Hâlde
- Engebeli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arızalı
- İzdivaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Evlenme
- Bildirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haber Vermek, Anlatma, İfade, Bilgi Vermek, Anlatmak, İfade Etmek, Aktarmak, Beyan Etmek, Getirmek, Lütfetmek, Vermek, Yayımlamak
- Söze Bakan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uslu, Uysal
- Sureta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yalandan
- Sadaka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yardım
- Cihaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alet, Aygıt, Çeyiz, Takım
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü