Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Behemehal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mutlaka, Her Durumda, Ne Olursa Olsun, Ne Yapıp Yapıp
- Bilyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Milyar
- Sevkiyat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gönderim
- Berbat Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozulmak, Kirlenmek
- Bitaraflık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yansızlık
- Azma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Melez
- Lütuf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İyilik, Yardım, İhsan, İnayet, Nimet, Atıfet
- Yozlaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozulmak, Dejenere Olmak, Tereddi Etmek, Dönüşen, Özünden Uzaklaşmak
- İçtimaiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kamu
- Tarifli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tanımlı
- İflas kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Batma, Batkı, Fiyasko
- Bucak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açı, Kasaba, Kenar, Köşe, Nahiye, Yer, Zaviye
- Övmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cilalamak, Methetmek, Tariflemek, Sena Etmek
- Acılanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acılaşmak
- Mazmunsuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kof
- Cilve kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Naz, Eda, İşve, Tecelli
- Filolog kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dilbilimci
- Şarki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğusal, Doğu
- Tembih kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İkaz, Uyarı, Uyarma, Öğüt, Uyandırma, Ismarlama, Anımsatma
- Kenetlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bentlemek, Bitiştirmek, Kilitlemek
- Lehimlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lehim Yapmak
- Belediye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uray, İcraiye Komitesi
- Chip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yonga
- Üst Üste kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkışık
- Garipsemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yadırgamak
- Sıkışmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Daralmak
- Dinçlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Huzur, Mecal
- Pulluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Köten
- Rencide Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İncitmek
- Bulak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pınar, Kaynak
- Mehtap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ay Işığı
- Enfeksiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşma, Bulaşım
- Büyülü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyülenmiş, Efsunlanmış, Sihirli
- Üzgün kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müteessir, Kederli, Karamsar, Hüzünlü, Umutsuz Ümitsiz, Bitkin, Kırık, Mahzun, Meyus, Üzülmüş, Neşesiz, Tasalı, Gamlı, Dermansız
- Epiderm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üstderi
- Elüstü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yarım Yamalak
- İtminan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güvenme
- Rakip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hasım
- Defnetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gömmek, Toprağa Vermek
- Cuşiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Coşkunluk
- Uğraş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cenk, İş, Meslek, Meşguliyet, Mücadele
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü