Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Batan Sona ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Atıştırmalık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çerez
- Bandaj kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sargı, Bağ
- Dalda kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Himaye; Korunmuş Yer
- Aşağılamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hakaret Etmek, Tenezzül Etmek, Tezellül Etmek, Boyamak
- Reşit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ergin, Yetişkin
- Özsaygı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Onur, İzzetinefis
- Gözetim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Himaye, Nezaret
- Oydaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hemfikir
- Tesit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kutlama
- Başka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Diğer, Ayrı, Değişik, Farklı, Özge, Öbür, Sair
- İmrenme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gıpta
- Muhtelif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çeşitli, Türlü, Mütenevvi
- Yavuklu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sözlü, Nişanlı, İstekli, Namzet, Sevimli
- Rehinci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutucu
- Plato kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzlük, Yayla
- Kabiliyetli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yetenekli, Becerikli
- Yüksek Sosyete kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cemiyet
- Dışalım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İthalat
- Münafık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sinsi
- Kliklemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tıklamak
- Olsa Olsa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nihayet
- Doğurgan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dişi, Velut, Verimli
- Hiddetlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kızmak, Öfkelenmek
- Çoğul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cem, Çoklu, Çokluk, Cemi
- Zafiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zayıflık, Arıklık, Güçsüzlük, Dermansızlık
- Ayrıksı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başka
- Vasati kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ortalama, Orta
- Acı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üzüntü, Izdırap, Istırap, Keder, Ağır, Ağrı, Ateş, Azar, Çığlık, Dağ, Dokunaklı, Elem, Eziyetli, Felaketli, Göbüt, Kaba, Keskin, Kırıcı, Kötü, Kubat, Meşakkatli, Yara, Zehir, Zehirli
- Bulaşan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşıcı, Geçici
- Ezmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yassıltmak, Hırpalamak, Parçalamak, Çiğnemek, Çommak, Dövmek, Harcamak, Kahretmek, Kısmak, Öğütmek, Yenmek
- Çepeçevre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Etrafını Alarak, Yüzük Kaşı, Fırdolayı
- Burulgan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Girdap
- Âlim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgin, Bilge
- Yer Yuvarlağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dünya
- Pırtı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değersiz, Eskice, Eşya
- Tezvir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dedikodu
- Tutuklama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tevkif
- Nevroz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sinirce, Sinir Sayrılığı, Sinir Hastalığı
- Karı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Refika, Aile, Avrat, Bayan, Eş, Familya, Harem, Hayat Yoldaşı, İhtiyar, Kadın, Yaşlı, Zevce
- Etraflı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eksiksiz, Ayrıntılı
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü