Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Kliklemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tıklamak
- Ekspoze kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özet
- Mutasavver kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşünülmüş
- İkametgâh kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oturulan Yer, Konut
- Eyitmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Demek
- Öğrenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bellemek, Yetişmek
- Böbür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kibir, Leopar
- İzam Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Abartmak
- Ata kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cet, Baba, Dede, Büyükbaba, Ata Baba, Ecdat, Peder
- Sıralama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tanzim, Tertip
- Alakalandırılma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koordinasyon
- Aynagöz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyanık
- Erişim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ulaşım
- Karakoncolos kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hayalet, Umacı
- Çığlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Feryat, Figan, Acı, Bağırtı, Çığırtı, Vaveyla
- Stok kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yığım, Yığılım, Yığımlık, İstif Edilmiş
- Vuslat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kavuşma, Görüşme, Ulaşma, Erişme
- Dokumacılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tekstil
- Kıvırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Burmak, Bükmek, Sapmak
- Dünya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yerküre, Yer Yuvarlağı, Âlem, Camia, Cihan, Çevre, Devran, Dış, Diyar, Herkes, Kâinat, Küre, Ortam, Yer, Yeryüzü, Zemin, El Gün, Acun, Evren
- Kılgılı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kullanışlı, Uygulamalı, Ameli, Tatbiki, Pratik
- Direkt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğrudan, Birbaşa, Düz, Duraksız, Doğruca, Dolaysız, Aracısız
- Üzünç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üzüntü
- Eksiklik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayıp, Eksi, Kusur, Noksan, Şaibe, Zaaf
- Zındıklık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dinsizlik
- Stoklamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yığımlamak
- Kalender kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alçakgönüllü, Ehlidil, Rint
- Hiçlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yokluk
- Şatafatlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösterişli, Cafcaflı, Görkemli, Lüks
- Derviş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fukara
- Seyir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yürüyüş, Gidiş, İzleme, Temaşa, Piknik, Bakma, Eğlendirici
- Devlet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mevki, Mutluluk, Talih, Ülke, Erkin Topluluk, Baht, Ongunluk, Büyüklük
- Açılma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yırtılmak, Ferahlamak, Bollaşmak, Delinmek, Anlamak, Çatlama
- Artçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dümdar
- Tretuvar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaldırım
- Senkronizm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eşanlılık
- Kaktüs kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atlas Çiçeği
- Sefer Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gezmek
- Ceza Atışı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Penaltı
- Tahayyül Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hayal Etmek
- Kuru kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Susuz, Nemsiz, Çelimsiz, Çıplak, İskelet, Sıska, Zayıf
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü