Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Aznavur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İri Yarı, Asık Yüzlü, Korku Verici, Sert
- Sınaat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zanaat
- Aile kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bark, Kodak, Odbaşı, Eş, Ev, Familya, Karı, Ocak, Sülale
- Periyodik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Devrî, Süreli, Dönemsel, Süreli Yayın
- Araklamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşırmak, Çalmak
- Dışalım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İthalat
- Debdebeli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görkemli, Gösterişli
- Ayrılmış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçin
- Dünkü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acemi, Toy, Yeni
- Sakınmadan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pervasız
- Bitki Bilimi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Botanik
- Yenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşınmak, Bastırmak, Bozmak, Çommak, Ezmek, Haklamak, Kazanmak, Tutmak, Mağlup Etmek, Kemirilmek
- Kızgın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozuk, Hırslı, Sert
- Grafoloji kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yazıbilim
- Hasretmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vermek
- İktiran Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erişmek, Ulaşmak
- Muhatara kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korku, Tehlike, Zarar, Ziyan
- Mezun Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıkmak
- Tevettür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerilim
- Onma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İflah, Şifa
- Şaşaa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görkem, Gösteriş, Tantana, Parlaklık, Parıltı
- Boş Boş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlamsız
- Bölgesel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahalli, Yöresel, Lehçe
- Hesap Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşünmek, Hesaplamak, Tartmak, Tasarlamak
- Çınca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Elektron
- Üzülmüş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müteessir, Üzgün
- Çisemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çiselemek
- Encam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelecek, Akıbet, Son, İşin Sonu
- Zail kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yok Olan, Ortadan Kalkan, Savulan
- Frikik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Serbest Vuruş
- Işıldak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Projektör
- Eğitmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Terbiye Vermek, Yetiştirmek, Terbiye Etmek
- İzafet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağıntı, Mal Etme, Bağlama
- Engelleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşgal
- Sefer Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gezmek
- Randımanlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Verimli
- Sille kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tokat, Şamar
- Serkeş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kafa Tutan, Başkaldıran
- Esasi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Temel, Asal, Esas
- Zarif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nazik, İnce, Hoş, Albenili
- Ankesör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kumbara
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü