Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Aran kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geniş Ambar, Hangar
- Ayırma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bölme, Şerh, Tahsis
- Fiili kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eylemsel
- Defolmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yıkılmak, Savuşmak, Çekilip Gitmek
- Dalga kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alay, Gizli İş, Dalavere, Geçici Sevgili, Tolkun, Çalkantı, Dalgınlık, Macera
- Ezmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yassıltmak, Hırpalamak, Parçalamak, Çiğnemek, Çommak, Dövmek, Harcamak, Kahretmek, Kısmak, Öğütmek, Yenmek
- Konuş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konum
- Çapalamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bellemek, Ketmenlemek
- Zifiri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kapkaranlık, Karanlık, Zulmet
- İleride kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelecekte
- Varsayım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Faraziye, Hipotez
- Kaynaşma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birleşme, Sıkı Fıkı Olma, Kıpırdanma, Hareketlilik
- Düdük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaval
- Dakiklik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayar
- Dillendirme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İntak
- Özümleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Temsil
- Uygun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Elverişli, İyi, Makul, Munis, Mutabık, Muvafık, Münasip, Müsait, Şayan, Şık, Tatminkâr, Usturuplu, Yarar, Yaraşıklı, Yerinde, Yakışır, Yaraşır, Uz, Yararlı
- Usanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bezmek, Bıkmak, Kanıksamak, Yılmak
- Helikopter kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Buralak, Dikuçar
- Diktatör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Buyurgan, Zorba, Tiran
- Muhavere kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konuşma
- Erinç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Huzur, Rahat, Dirlik
- Müstevli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yayılıcı, Yayılgan, İstilacı, Salgın, Basan, Kaplayan, Bastıran
- İmtina kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekince, Sakınca, Kaçınma, Feragat, Çekinme
- Peylemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ismarlamak, Sağlamak, Temin Etmek
- Vabeste kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağlı
- Başkalık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayrım, Fark
- Bilinçaltı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şuuraltı, Tahteşşuur
- Sönümlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İtfa Etmek
- Mahpus kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hapsedilmiş, Tutuklu, Hapis, Hapishane
- Şiveli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nazlı, Edalı
- Yüksünmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tembellik Etmek, Üşenmek
- Hiza kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğrultu, Cerge, Sıra, Düzlük
- Kurutmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yok Etmek
- Bakraç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kova
- Susma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sükût
- Oldu Bitti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Emrivaki
- Yaldız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zer, Zerli
- Gül Destesi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Buket
- Karikatür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taslak
- Tartar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pesek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü