hikayeler ile ilgili hikâyeler öyküler

hikayeler ile ilgili hikâyeler öyküler

Nezaket

Bir işim için Kemeraltı?na gitmiş oradan dönüyordum. Bornova istasyonunda metrodan inip otobüs durağına yöneldim. 267 nolu Mevlana Mahallesi otobüsü durakta bekliyordu ama henüz kapısı açık değildi. Belli ki hareket saati daha gelmemişti. Ön kapıdan başlayıp arkaya doğru uzanan bir kuyruk vardı. Ben de kuyruğun en arkasına geçip şoförün kapıyı açmasını b...devamını oku

Sütçü

İhtiyar adam, zorlukla taşıdığı süt güğümlerini çadır direkleri arasından geçirmeye çalışırken:   -Süüt...!, diye bağırıyordu. Süt isteyen süt kuzularına...   İhtiyar, henüz sözünü tamamlayamamıştı ki, çadırından çıkan öfkeli bir adam:   -Sen aklını kaçırdın herhalde! diye kü...devamını oku

Kabağın Da Sahibi Var

"Vaktiyle Kalenderîyye yoluna mensup bir derviş, nefsle mücahede makamının sonuna gelir. Meşrebin usulünce bundan sonraki makam Kalenderîlik makamıdır. Yani her türlü süsten, gösterişten arınacak, varlıktan vazgeçecektir. Fakat iş yamalı bir hırka giymekten ibaret değildir. Her türlü görünür süslerden arınması gereklidir... Saç, sakal, bıyık, kaş ...devamını oku

Hurma Ağacı

Uluçınar Köyünden 3 dönümlük bir bahçe satın almaya karar verdim.   İki odalı kerpiç bir bağ evinin olduğu bu bahçenin her yani çim, çiçek ve meyve ağaçları ile doluydu. Kiraz, dut, şeftali, erik. menekşeler, güller, kasımpatılar...   Evi satan kişiyle tüm bahçeyi dolaştık bir süre.   ...devamını oku

Hayal Hırsızı

Bu öykü, çiftlikten çiftliğe, yarıştan yarışa koşarak atları terbiye etmeye çalışan gezgin bir at terbiyecisinin genç oğluna kadar uzanır.   Babasının işi nedeniyle çocuğun orta öğretimi kesintilere uğramıştı. Orta ikideyken, büyüdüğü zaman ne olmak ve yapmak istediği konusunda öğretmeni bir kompozisyon yazmasını istedi.   &C...devamını oku

İki Hasta

İki hasta adam aynı hastane odasında kalıyordu.   Hastalardan birine akciğerlerindeki sıvının akması için öğleden sonraları bir saatliğine dik durmasına izin verilmişti.   Onun yatağı odadaki tek pencerenin yanındaydı.   Diğer hasta ise tüm gününü yatağında uzanarak geçirmek zorundaydı.   Birbirleriyle saatlerce konuşurlard...devamını oku

Parmak Damgası

Bir ahırda dünyaya geldi Süleyman.   Doktor ebe hak getire. Koyunları otlatan annesinin sancısı tutunca etraftaki kadınlar yardıma koştu. Şanssızlığı o ilk günde bile yakasına yapıştı Süleyman?ın. Birden bire bastıran sağanak yağmurdan kaçıp bir ahıra sığındılar. Samanların üzerinde dünyaya geldi. Her yerine saman çöpü yapışmıştı zavallının.   ...devamını oku

Ders

Bir subay derse girecektir. Arkadaşları önceden uyarmıştır. Özel okul öğrencileri şımarık olur diye. Sınıfa girer tüm öğrenciler ayağa kalkar; bir öğrenci hariç! Öğrencilerden biri subayın gözlerinin içine baka baka ayağa kalkmaz. Subay öğrenciye bağırır: ? Bu ne terbiyesizlik! Sınıfa bir öğretmen giriyor ve sen ayağa kalkmıyorsun, ben sana haddini bildiririm, kalk ay...devamını oku

Cd Hikayesi

Delikanlı daha henüz 18 yaşındaydı, ama hayatının sonundaydı. Tedavisi mümkün olmayan ölümcül bir kansere yakalanmıştı. Kahır içinde eve kapamıştı kendini... Sokağa çıkmıyordu. Annesi, Bir de kendisi... O kadardı bütün hayatı... Bir gün fena halde sıkıldı, dayanamadı, attı kendini sokağa, bir yığın vitrinin önünden geçti. Tam bir CD satan dükkânı da g...devamını oku

Yardımlaşma Hikâyesi

Bir kaç yıl önce, Seattle Özel Olimpiyatlarında, tümü fiziksel ve zihinsel özürlü olan dokuz yarışmacı, 100 metre koşusu için başlama çizgisinde toplandılar.   Başlama işareti verilince, hepsi birlikte başladılar, bir hamlede başlamadılar belki, ama yarısı bitirmek ve kazanmak için istekliydiler. Yarışa başlar başlamaz içlerinden genç bir del...devamını oku

Kırmızı Tren

Burası karköy. Tıpkı o masallardaki gibi bembeyaz karla örtülü, küçük çatılardan gökyüzüne dumanların yükseldiği, hemen kocaman bir dağın yamacına kurulu bir köy. Dağ öylesine büyük ki, bu yüzden ilçeyle aramıza bir dev gibi çöktü. Dağın diğer yamacına gitmemizi sağlayan bir domates, hayır hayır bir elma kadar kırmızı bir tren var. Bembeyaz örtüye siyah dumanıyla meydan okuyan bir asker sanki....devamını oku

Hediye

Karla kaplı sokakta sağa sola koşuyor ve rastladığı kişilere, avucunda tuttuğu şeyi gösteriyordu:   - Bak, abla ne verdi!..   Olayı başından beri görmüştüm. Okuldan çıkan liseli kızlardan birisi yanına yaklaşmış ve yanağına bir öpücük kondurup, küçücük avuçlarına birşeyler bırakmıştı. Beş ya da altı yaşlarındaki yavrucuk, kızın a...devamını oku

Yeni Bilgelik Öyküleri Hikâyeleri

hikayeler ile ilgili hikâyeler öyküler