Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
�nfaz Etmek ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Direkt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğrudan, Birbaşa, Düz, Duraksız, Doğruca, Dolaysız, Aracısız
- Emektaşlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İş Birliği, Teşrikimesai
- Ahali kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Topluluk, Halk, El, Nüfus
- Çatlak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ara, Aralık, Deli
- Kocalar Evi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Huzurevi
- Çatal Yürekli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cesur, Korkusuz
- İdare Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çevirmek, Kurtarmak, Örtbas Etmek, Yetişmek, Yetmek, Yönetmek
- Temizlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bitmek, Arınmak, Aklanmak
- Alelhusus kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilhassa, Hele, Özellikle
- Hatır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akıl, Durum, Gönül, Hafıza, Hâl, Kalp, Keyif, Sevgi, Yâd, Yâddaş, Zihin
- Yabani kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vahşi, Tor, Yaban, Yamyam, Yabanıl, Ürkek, Sıkılgan, Görgüsüz, Kaba, Hoyrat
- Taşırı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fahiş
- Antika kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eski, Tuhaf
- Çatlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atmak
- Sağlıksız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yarım
- Avantaj kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üstünlük, Kazanım, Yarar, Kazanç, Kar
- Buyruk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Emir, Ferman, İrade, Egemenlik
- Hodkâm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bencil
- Donatı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teçhizat
- Muhafızlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koruyuculuk
- Pişkin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Girgin, Olgun, Sırtık, Utanmaz, Vurdumduymaz, Aldırmaz, Yüzsüz, Alışmış
- Beribenzer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alelade, Bayağı, Sıradan
- Revak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üstü Örtülü; Kemer Iltı, Sundurma, Saçak Altı
- Daire kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teğre, Çember, Çevre, İdare, Kat, Menzil, Ofis, Değre, Evir, Bölük
- Başüstüne kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oldu
- Eciş Bücüş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çarpık Çurpuk, Eğri Büğrü
- Cemiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dernek, Düğün, Sosyete, Topluluk, Toplum, Kurum
- Genelge kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tamim, Sirküler
- Nazir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Benzer, Eş, Örnek
- Çökelti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Posa, Tortu
- Bağıntı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nispet, Görelik, İzafet, İzafiyet, Bağlılık
- Durgun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durağan, Pasif, Sakin, Sessiz, Sütliman
- Saik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İtki, Sebep, Neden, Güdü
- Adlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ünlü
- Marifet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Maharet, Ustalık, Bilgi, Bilim, Hüner, Yetenek, Kabiliyet
- Üçayak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sacayağı
- Prese kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkılmış
- Sekreterlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yazmanlık
- Asileşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başkaldırmak, İsyan Etmek
- Tercüme Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aktarmak, Çevirmek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü