Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
�att�rmak ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Dirlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçim, Hayat, Huzur, Sağlık, Varlık, Refah, Yaşayış, Erinç
- Radyoaktif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Işın Etkin
- Edalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çalımlı, Havalı, Nazlı, Civelek, Oynak
- Teessürat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İzlenim
- Bahsetme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Temas
- Jeomorfolog kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüzeybilimci
- Mitoz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eşeyli
- Dindar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müslüman, Mütedeyyin
- Belirgin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bariz, Seçkin, Açık, Besbelli, Sarih, Saydam
- Kayısı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erik
- Derecesinde kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kadar
- Olanca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bütün, Son, Var
- Kemiksiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açık, Kesin
- Katlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tahammül Etmek, Dayanmak, Çekmek, Dözmek, Götürmek, Hazmetmek, Kaldırmak, Taşımak, Yutmak
- Mahzur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sakınca, Engel, Çekince, Sonuç Kötülüğü
- Maskara kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğlendirici, Soytarı, Rastık, Hoş, Rimel, Sevimli, Rezil
- İzansız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlayışsız
- Koku Alma Organı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Burun
- Yüzsüz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Utanmaz, Sıkılmaz, Arsız, Vicdansız, Çekinmez, Hayasız
- Kırık Dökük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çürük, Değersiz, Eski
- Avrat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eş, Hanım, Kadın, Karı
- Mukavemet Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayanmak
- Kasten kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kasıtla, İsteyerek, Kasti, Mahsus, Taammüden
- Otosansür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özdenetim
- Çıdamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beklim Göstermek, Sabretmek
- Ruşen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Parlak
- Teselsül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Silsile, Sıra
- Kep kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başlık
- Direngen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnatçı, Anut, Muannit
- Türkolog kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Türk Bilimci
- Hükümdarlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taht
- Susturmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bastırmak, Gidermek, İlzam Etmek
- Topal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aksak
- Şişman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kök, Semiz, Şişko, Tulum, Yoğun, Mülahham
- İskemle kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sandalye
- Salahiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yetki
- Dalya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yıldız Çiçeği
- Garnizon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alay
- Derya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deniz
- Sataşkan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mütecaviz, Saldırgan, Mütearrız
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü