Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
İstimzaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yoklama
- Oğlan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bacak
- Daltaban kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşağılık, Serseri, Yalınayak
- Cüda Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayırmak
- Deprem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hareket, Sarsıntı, Zelzele, Zerzele, Yer Sarsıntısı
- Lazımlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oturak
- Gamsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kedersiz, Tasasız, Rahat
- Temsilci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mümessil, Ajan, Nümayende, Oruntak
- Ütülmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaybetmek
- Tutuklamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hapsetmek, Tutmak
- Peyda kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belli, Açık
- Gonca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tomurcuk, Konca
- Çukurlaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çökmek
- Havuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Maslak
- Yaşa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaşasın
- Tedhiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yıldırma, Terör, Yıldın
- Saçakbulut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ak Bulut, Sirrus
- Yatkınlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beceri, Meleke
- Palan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Semer
- Tabaklamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sepilemek
- Bağlantısız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Askerî
- Kapçık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kovan
- Vahşet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yabanıllık, Korku
- Pahalanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pahalılaşmak
- Gönendirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Huzura Kavuşturmak, Sevindirmek
- Donatma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Donatım, Teçhiz
- Konson kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ünsüz
- Zatî kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kişisel, Özel, Doğrusu, Aslında, Esasen
- Döşem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tesisat
- Sonsuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çok, Ebedi, Ebedî, Tükenmez, Bitimsiz, Sonrasız
- Taaccüp Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şaşmak
- Dipçik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kundak
- Empülsiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vuru
- Dölüt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cenin
- İntizam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzgünlük, Düzen, Çekidüzen
- Dolan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hile
- Vitrin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Camekan, Sergilik, Sergen
- İp kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İplik
- Kavuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Serpuş; Sidik Torbası, Mesane
- Vazife kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ödev, Görev, İşlev, Vecibe, Yevmiye
- Yetik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olgun, Yetişmiş
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü