Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
İspatlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İspat Etmek, Kanıtlamak
- Erkeklik Organı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kamış
- Kuvvetleştirme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tekit
- Varlıklı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zengin, Varsıl, Variyetli, Varlı
- Dümdar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Artçı
- Girişmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Davranmak, Girmek, Kalkmak, Koyulmak, Sarılmak, Tutmak, Teşebbüs Etmek
- Tasrif Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekmek
- Cahil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgisiz, Nadan, Bilmez, Toy
- Mitralyöz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Makineli
- Enlem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı En Dairesi, Paralel
- Yataklı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yataklı Vagon
- Fazla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Artık, Çok, Lüks, Ziyade, Sık Sık
- Sarfiyat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Harcama(lar), Gider(ler), Masraf
- Piyade Asker kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karacı
- Antikite kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlkçağ
- Dedikodu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Laf, Lakırtı
- Atik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seri, Çabuk, Çevik, Kıvrak
- Kabartı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tümsek, Çıkıntı, Kabarcık
- Yaraşır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Layık, Şayan, Uygun
- Harekat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Davranışlar, İşler; Manevra, Çarpışma, Çevirme, Kovalama
- İfratçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müfrit
- Yaşamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durmak, Duymak, Geçinmek, Geçmek, Görmek, Hissetmek, Kalmak, Oturmak, Hayatta Olmak, Sürdürmek, Eğleşmek, Keyif Sürmek, Ömür Sürmek
- Metapsişik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tinötesi
- Tavzif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görevlendirme
- Bitiren kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tüketici
- Elimine Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Elemek
- Hızlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süratli, Seri, Çabuk, Hovarda, Çapkın, Uçarı, Şiddetle, Sıkı, Yüksek (Ses)
- Adsorpsiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüze Soğurma
- İrinlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İltihaplanmak
- Hiper kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşırı
- Öteri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğreti, Geçici
- Fıttırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıldırmak, Delirmek
- Mülayemet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yumuşaklık
- Işılak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Parıltı
- Coşkunluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ateş, Galeyan, Hararet, Yangın
- Istırap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Keder, Üzüntü, Acı
- Barometre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Basınçölçer
- Cebren kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zorla
- Yinelenmiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mükerrer
- Başarı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muvaffakiyet, Sükse
- Geçerlilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hüküm
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü