Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
İdame kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürdürme, Devam Ettirme
- Kinci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kindar
- Taşımacılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nakliyat
- Gine kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gene, Yine
- Öte kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çok, O Taraf, Üst
- Sorak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haber
- Öğrenci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Talebe, Okuvcu, Şakirt, Öğrenici
- Koçmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kucaklamak
- Mimari kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mimarlık, Yapı
- Formalist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Biçimci, Bürokrat
- Doku kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nesiç
- Hısım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akraba, Kohum, Dost
- Talip Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstemek
- Pünez kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Raptiye
- Şarj Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüklemek
- Küsur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Püsür, Fazla, Kesirler
- Olmamış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ham
- Agâh kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilir, Bilgili, Haberli
- Yürek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalp, Cesaret, Ciğer, Dil, Gönül, İç, İçeri, Karın, Kupa, Mide, Sadır, Sine
- Anılan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mezkûr
- Eğri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çap, Çarpık, Muavveç; Eğmel, Mukavves; Eğik, Mail; Doğru Olmayan, Münhani; Eğmeçli, Mukavves
- Manca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yiyinti, Yiyecek
- Heba Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boşa Gitmek
- Kaval kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düdük, Tef
- Ödün kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taviz, Ödünleme, İvaz, Tavizat
- Davetiye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duyuru, Çağrılık
- Yetişkin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyük, Yetişmiş
- Samim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İç, Öz
- Sunilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yapaylık
- İhya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Canlandırma, Diriltme, Dirim Verme; Geliştirme, Güçlendirme; Umut, Erinç Verme
- Öygen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akciğer
- Ne Zaman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haçan
- İstihza kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alay, Alay Etme, Eğlenme
- İnzibati kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İdari
- Zafer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Utku, Başarı, Yengi
- Labirent kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolangaç
- Hafiflemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağırlığı Azalmak, Kolaylaşmak, Şiddeti Azalmak, Azalmak, Rahatlamak
- Başarmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muvaffak Olmak
- Ajur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Antika
- Tutunmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıkışmak, Dayanmak, Direnmek, Kullanmak, Sataşmak, Yerleşmek
- Kabartı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tümsek, Çıkıntı, Kabarcık
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü