Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Üçteker kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Triportör
- Bağırma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nara, Nida
- Külfet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı, Zorluk, Yorgunluk, Büyük Masraf
- Yüznumara kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hela, Tuvalet, Abdesthane, Ayakyolu
- Gaita kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dışkı
- Ateş Böceği kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yıldız Böceği, Yıldız Kurdu, Işıl böceği
- İnformal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğal, Yaygın
- Hiddetlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kızmak, Öfkelenmek
- Veyahut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Veya, Yahut
- Ön Yüz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cephe
- Zamanlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hesaplamak, Nazara Almak
- Sakatlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hata, Kusur, Yanlış
- İstifra Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kusmak
- Uzaklaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kırmak
- Dâhil Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katmak
- Yetirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İdare Etmek, Tamamlamak
- Şimal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuzey
- Mürettiphane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dizgiyeri
- Göresimek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özlemek
- Aforoz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dışlama
- Oluşturulmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şekillendirilmek
- Yersiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gereksiz, Boşuna, Abes, Anlamsız, Fuzuli, Uygunsuz
- Duyultu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şayia
- Laf Ebesi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konuşkan
- Bilim Adamı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Âlim, Bilgin
- Bozgun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozulmuş, Uçarı, Yenilgi, Hezimet
- İtfa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sönüm
- Hulliyat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takı
- Lezyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yıpranma
- Mehabetli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyük, Ulu, Yüce
- Endişe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaygı, Üzüntü, Tasa, Bulut, Düşünce, Korku, Kuşku
- İzbandut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhyan, Korkutucu
- Var kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mevcut, Olanca
- Dayanıksız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çürük, Güçsüz, Yufka
- Süel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Askeri
- Antipati kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sevmezlik, Soğukluk, İticilik, Sevimsizlik
- Ayran kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katık
- Hicivci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yergici
- Sağ kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esen, Sağlam, Katıksız, Canlı
- Arızi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelip Geçici, Eğreti, Dıştan Gelen, Sonradan Olan
- Herhangi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rastgele
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü