Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Üzülmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kederlenmek, Kahrolmak, Tasalanmak, Hayıflanmak, Kaygılanmak, Kıvranmak, Meraklanmak
- Video kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Videoteyp, Sın
- Deneme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tecrübe, Test, Deneyim, Sınama
- Noktalama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tenkit
- Koz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ceviz
- İntizam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzgünlük, Düzen, Çekidüzen
- Tanıtmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takdim Etmek, Tanıştırmak
- Zihin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlak, Bellek, An, Bilinç, Dimağ, Hatır, Kafa, Yâd
- Çerçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gezginci Esnaf; Tuhafiyeci
- Dersiz Topsuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karmakarışık
- Taahhüt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üstlenme, Bağıt
- İşitmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duymak
- İhsan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Armağan, Lütuf, Nimet, İnayet, Bağışlama, Kayra, Atıfet, Bağış, İyilik
- Şeklenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Huylanmak
- Ünlü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meşhur, Şöhretli, Bilinen, Namlı, Namdar, Şanlı, Anlı Şanlı, Sait, Sesli, Tanınmış, Vokal
- Plansız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tasarsız
- İskân kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yurtlanma, Yerleşme, Yerleştirme
- Şöhret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ad, San, Şan, Ün, Nam
- İdam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öldürme, Ölüm Cezası
- Hristiyan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İsevi, Nasrani
- Bahtiyar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mutlu, Talihli
- Çisemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çiselemek
- Karışmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akmak, Bakmak, Dolanmak, Engellemek, İlişmek, Katılmak, Müdahale Etmek
- Gafil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aymaz, Dikkatsiz, İhtiyatsız, Dalgın
- İmale Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çevirmek, Eğmek
- Eş Zaman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Senkron
- Şilte kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Döşekçe
- Polip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ahtapot
- Özgeçmiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öz Yaşam Öyküsü, Otobiyografi
- Utangan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Utangaç, Sıkılgan, Mahcup
- İstekli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hevesli, Talip, Yavuklu
- Vasıflı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nitelikli
- Harami kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eşkıya, Haydut, Hırsız, Kuldur, Yolkesen
- Traktör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Motor
- Topluluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Camia, Cemaat, Cemiyet, Ehil, Sosyete, Toplum, Zümre
- Dev kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ulu, Canavar
- Tebdilihava kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hava Değişimi
- Kaygan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaypak, Sürüşken, Yalçın, Kayağan, Zıypak
- Takışkan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muteriz
- Kifayetsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yetersiz
- Televizyoncu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İzleçmen
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü