Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Ölümlülük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fena
- Taşıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fosil, Mütehase
- Tedbir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Önlem, Evirgenlik
- Otorizasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yetkilendirme
- Artırım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tasarruf, Tutum, İktisat
- Arıtmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Temizlemek, Arılaştırmak, Paklamak, Tasfiye Etmek
- Kuda kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dünür
- Eğirmen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İğ
- Ensesi Kalın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Varlıklı, Zengin
- Çok Bilir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hezarfen
- Hazım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sindirme, Sindirim
- Apansız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aniden, Ansızın, Birdenbire, Apansızın
- Flört Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıkmak, Kırıştırmak, Konuşmak
- Üstenme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taahhüt
- Dağıtmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üleştirmek, Bölmek, Tevzi Etmek, Pay etmek, Parçalamak, Feshetmek, Bozmak, Gidermek, İletmek, Lağvetmek, Neşretmek, Savurmak, Talan Etmek
- Kelam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Söz; Söyleme
- Kalıp kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Biçim, Durum, Patron
- Somurtkan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Abus, Karakabak, Suratsız, Asık Yüzlü
- Çeki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı, Tartı, Üzüntü
- Kovcu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gammaz
- Dokuma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oluşum, Tekstil, Yapı, Mensucat
- Ayrılmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bırakmak, Boşanmak, Çıkmak, Fırlamak, Kalkmak, Terk Etmek, Gitmek, Uzaklaşmak
- Boğumlanma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Telaffuz
- Soygunçu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şaki
- Tekebbürlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Böbürlenmek
- Selvi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Servi
- Kundak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dipçik, Fesat, Fitne
- Tecemmu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yığınak
- Cıbıldak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıplak
- Darülfünun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üniversite
- Argıt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçit, Dağ Geçidi, Boğaz, Dağ Boğazı, Derbent
- Tazelemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yenilemek, Tekrarlamak
- Sanıvermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sanmak
- Muhavere kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konuşma
- Kudurgan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Azgın
- Ballıdarı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İncir
- Sık Sık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Az Aralıkla, Sık Olarak, Sıkça, Tez Tez
- İçkici kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayyaş
- İstihzalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müstehzi
- Nokta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tamamlamak, Konu, Yuv, Çekit, Bekçi, Benek, Derece, Gözcü, Nöbetçi, Puan, Radde, Sınır, Yer, Durak
- Pratikte kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uygulamada
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü