Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Çoksesli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Polifonik
- Devrisi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ertesi
- Hükümsüz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçersiz
- Sarhoş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçkili, Esrik, Dumanlı, Küp, Mest, Esri, Sermest
- Gövde kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beden, Cisim, Esas, Vücut
- Merlanos kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mezgit Balığı
- Şekilcilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Biçimcilik
- Tebdil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değiştirme, Kılık
- Nizam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzen, Dizgi, Yol, Çekidüzen, Kural, Sıra, Tüzük
- Solmamış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Diri
- Şeker Hastalığı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şeker
- Söylenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Azarlamak, Çıkışmak, Eleştirmek, Sızlanmak, Yakınmak
- Kitapça kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Broşür
- Mamul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yapılmış, İşlenmiş, Ürün, Mahsul, Mamulat, Yapılı Eşya, Yiyecek
- Eğlence kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Âlem, Cümbüş, Düğün, Meze, Sefa, Sefahat, Zevk
- Hint Bademi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kakao
- Değişim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mübadele, Takas, Varyasyon
- Sabreylemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sabretmek
- Avam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Halk
- Venüs kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çolpan, Çoban Yıldızı, Çulpan, Zühre
- Söz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alay, Güfte, Kelam, Kelime, Laf, Lafız, Lakırdı, Lakırtı, Lügat, Nazire, Nutuk, Söylenti, Sözcük
- İsteyen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Talip
- Kestirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tahmin Etmek, Sezmek
- Orostopolluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dalavere, Dolap
- Mayo kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çimme Tumanı
- Durulmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sakinleşmek, Uslanmak, Yatışmak, Sükun Bulmak
- İç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağırsak, Ciğer, Dahil, Karın, Kucak, Mide, Muhteva, Sine, Yürek
- Sakit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Susmuş, Müsterih, Sessiz, Sütliman
- Sıçandişi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Antika
- Ağız Tadı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rahatlık, İyi Geçinme, Kemaliafiyet
- Müzahir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yardımcı
- Duluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şakak, Yüz
- Veriş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alışveriş
- Büyükbaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karamal
- Nasıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Elbette, Kesinlikle, Ne, Nice, Ne Gibi, Ne Türlü, Neyle
- Kıssa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öykü, Fıkra, Hikaye, Veciz
- Vakfe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duruş
- Vuslat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kavuşma, Görüşme, Ulaşma, Erişme
- Puanlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Benekli
- Eğitim Bilimi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğitim, Pedagoji
- Takmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kullanmak, Önemsemek, Vurmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü