Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Çarpmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vurmak, Hızla Değmek, Başına Geçmek, Atmak, Çalmak, Çırpmak, Dövmek
- Titizlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öfkelenmek
- Timsal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Simge, Sembol
- Yayım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Neşriyat, Neşir
- Döşem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tesisat
- Buhur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tütsü
- Bedava kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Parasız, Ücretsiz, Karşılıksız, Emeksiz, Beleş, Caba, Havayi, Meccanen, Müft, Pulsuz
- Lâtife kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fıkra, Şaka
- Ölümsüz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ebedi, Baki, Layemut
- Azlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Azınlık, Ekalliyet
- Öğün kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Defa, Kez
- Hakaret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşağılama, Taşlama, Onur Kırma
- Herze kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Abuk Sabuk, Anlamsız, Saçma, Saçma Söz, Zevzeklik
- Ani kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birden, Kıpıl, Apansız, Birdenbire, Ansızın, Bir Anda
- Keşif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulma, Bulgu, Tahmin, Açma, Buluş
- Tenezzül Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Layık Bilmek, Layık Görmek
- Farfara kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aceleci, Boşboğaz, Çerenci, Gürültücü, Yaygaracı, Övüngen
- Tane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adet, Kıta, Parça
- Otorite kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yetkili, Yetke, Sulta, Erke
- Yazmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açmak, Kaydetmek, Sermek, Söylemek, Haber Vermek
- Uygunsuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ekşi, Münasebetsiz, Yersiz
- Tutu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rehin, İpotek
- Steril kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arınık, Kısır
- Duyarlılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duygunluk, Duyarlık, Hassaslık, Hassasiyet
- İçki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cam, İçecek, İspirto, Tütsü
- Vakur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağırbaşlı, Ciddi, Veznin, Yalımlı, Onurlu
- Bağlılaşım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağlılık
- Pusat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Araç, Silah
- Torun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Neve
- Ağzı Bozuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küfürbaz
- Haşlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaynamak
- Payvant kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Köstek
- Yönerge kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Talimat, Direktif
- Yine kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tekrar, Gene, Yeniden
- Sakıncalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahzurlu
- Bap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kapı, Bölüm, Başlık, Konu, Husus, Mevzu
- Bağdarlama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Program
- Çenesi Düşük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boşboğaz, Geveze
- Gıcır Gıcır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taptaze, Yeni
- Müşkül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güçlük, Zorluk, Zor, Çetin, Güç, Engel
- Dakiklik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayar
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü