Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Çabucak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çarçabuk, Hemencecik, İvedilikle, Birden, Derhal, Hemen, Şipşak, Tezce, Pek Çabuk, Zaman Geçirmeden, Hızla, Süratle
- Yapınmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özenmek
- Belginlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarahat
- Belli Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yansımak
- Koymak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Atmak, Ayırmak, Bırakmak, Çekmek, Dokunmak, Eklemek, Etkilemek, Katmak, Salmak, Terk Etmek, Vazetmek, Vurmak, Yakınmak
- İlgi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alaka, Bağ, Dikkat, İlişik, İlişki, Nispet, Rabıta, Rağbet
- Besteci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bestekâr, Kompozitör
- İnce İş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nakış
- İnançlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mümin
- Karakoncolos kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hayalet, Umacı
- Epilog kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sondeyiş
- Evlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Varmak, İzdivaç Etmek
- Yırtılmış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Utanmaz, Yırtık
- Biteviyelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süreklilik, Yeknesaklık
- Dinamit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Heyecan, Hırslı, Korkunç, Özlem, Tutku
- Hesaplamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saymak, Zamanlamak
- Engellenmeyen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özgür
- Taş Bina kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kâgir
- Tasnif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sınıflama, Ayırma, Bölümleme, Ayrılama
- Uran kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Endüstri, Sanayi, Sanat
- Rükû kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öne Doğru Eğilme, Namazda Elleri Dize Dayayıp Eğilme
- Derebeyi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zorba
- Kılavuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mürşit, Öncü, Rehber
- Dershane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derslik, Oditoryum, Sınıf
- Dallık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gündizme, Takvim
- Ağlaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sızlanmak
- İndifa Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Püskürmek
- Kontrol kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Denetçi, Denetim, Muayene, Nezaret, Yoklama, Denetleme
- Kızgınlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gazap, Hiddet, Hırs, Hışım, Öfke
- Gözaltı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nezaret
- Büzüşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlişmek, Kırışmak
- Zapturapt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tuturgu, Durtut
- Yinelemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tekrarlamak, Tekrar Etmek
- Tarazlaştırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dengelemek
- Kabahat Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Halt Etmek
- Çay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öz
- Mütemadiyen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürekli, Aralıksız, Devamlı, Ara Vermeden, Artsız Arasız, Biteviye
- Prodüktivite kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üretkenlik, Verimlilik
- Trup kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takım, Kol
- Muhteviyat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçindekiler
- Mırıldamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hırlamak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü