Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Zırvalamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boşboğazlık Etmek, Cefengiyat Söylemek, Saçmalamak
- Mantalite kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlayış
- Methal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Giriş
- İhtilalci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Devrimci
- Periton kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kavram
- Ataerkil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pederşahi, Patriarkal, Atahakan
- Kandela kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mum
- Alaca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ala, Ala Bezek, Ala Bula
- Esef Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hayıflanmak
- Çatalağız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adacık, Delta
- Göze Girme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösteriş
- Konser kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dinleti
- Yakarmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yalvarmak, Niyaz, Tazarru, Hahiş Etmek
- Yalıtıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yalıtkan
- Tazelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Körpelik
- Tay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Denk, Eş, Eşit
- Zümre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bölük, Takım, Grup, Camia, Cins, Topluluk, Tür
- Yağınç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzen, Suikast
- Gelişememiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geri
- Akamet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kısırlık, Sonuçsuzluk, Başarısızlık
- Sebze kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zerzevat, Yeşillik, Göveri
- Pasta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rulo
- Çekim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cazibe, Cezbetme, Tasriflenme
- Gril kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Izgara
- Yangı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İltihap, İrin
- Affedilmiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muaf
- Eften Püften kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayanıksız, Derme Çatma, Çürük, Değersiz
- Amortisör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cihaz
- İbret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öğreti, Örnek, Acayip, Çirkin, Ders, Kötü
- Korku kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekinmek, Endişe, Tehlike, Vahşet, Kaygı, Muhatara
- Gerçekçilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Realizm
- Başıboş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Serbest, Hür, Kayıtsız, Avare
- Plüralizm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çoğulculuk
- Erinç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Huzur, Rahat, Dirlik
- Zirzibil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çöp, Süprüntü
- Tiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnce, Keskin (Ses)
- Garaj kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arabalık
- Saka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sucu, Payizbülbülü, Su Taşıyıcı
- Tanıtmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takdim Etmek, Tanıştırmak
- Evlendirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yapmak
- Türkü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Halk Ezgisi
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü