Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Zamsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Artırımsız
- Vakfedilmiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mevkuf
- Yezne kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Damat, Enişte, Güvey
- Kemalizm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atatürkçülük
- Karakteristik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kişiliksel, Özyapısal
- Dakik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Usturuplu, Düzenli İşleyen
- Dayanım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Direnç
- Töz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asıl, Cevher, Kök, Temel
- Bukağılamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kösteklemek
- Halayık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kadın Köle, Cariye
- Hilat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaftan
- Yerinde kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İyi, Münasip, Şık, Uygun, Yeterli
- Ir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şarkı, Hava
- Halk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ahali, El, Kamu, Folk
- Vaaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öğüt
- Şerare kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıvılcım, Çakım, Çakın
- Moryana kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tarakotu
- Eksi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Negatif, Nakıs
- Aile kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bark, Kodak, Odbaşı, Eş, Ev, Familya, Karı, Ocak, Sülale
- Asap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sinir, Sinirler
- Tahayyül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşleme, İmgeleme, Hayal Etme, Kılıklama
- Ara kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açıklık, Aralık, Fasıla, Mesafe, Ortam, Boşluk
- Sıcak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İsti, Hamam
- Hiddetli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öfkeli, Kızgın
- Haberdar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haberli, Muttali
- Kazulet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kocaman
- Yamaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yan, Bayır, Huzur, Kat, Ön, Yakın
- Modernizm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yenilikçilik
- Pompalamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Körüklemek
- Çip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yonga
- Sarmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Boğmak, Bürümek, Çekmek, Çevirmek, Dolamak, Hücum Etmek, İhata Etmek, Kaplamak, Kucaklamak, Kuşatmak, Örtmek, Saldırmak, Tutmak
- Saylamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seçmek, Önem Vermek, Saymak, İtibar Etmek
- Başlayış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Giriş
- Şifahen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağızdan, Sözle
- Step kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozkır
- Kâhin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Medyum, Bilici
- Birden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ani, Aniden, Ansızın, Çabucak, Gafleten, Yekten, Bir Defada, Birlikte, Apansız
- Tertemiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çok Temiz, Arı sili, Pirüpak, Pırıl Pırıl
- Köstebek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sokur, Yer Sıçanı; Sıraca
- Kişilikdışı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gayri Şahsi
- Arlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkılgan, Utangaç
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü