Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Yayılmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aksetmek, Büyümek, Çıkmak, Çökmek, Otlamak, Sirayet Etmek, Sıvışmak, Sızmak, Yansımak, Yaygınlaşmak
- Mestur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gizli, Kapalı, Örtülü
- Horozlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kabadayılık Göstermek
- Yalvarmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yakarmak
- Direnme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mukavemet
- Kızışık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kızgın
- Gülmeyen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ciddi
- Ünlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seslenmek, Çağırmak
- Zaman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vakit, Süre, Müddet, Devir, Dönem, Mevsim, Çağ, Bugün, Dakika, Devran, Gün, Saat
- Sedye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Harek
- Akustik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yankılanım, Yankılanış, Yankıbilim
- Köylü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaba, Kentçi, Kentli
- Kurul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Heyet, Konsey
- İçtenlikli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçten, Samimi
- Rozbif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dilet
- Genelev kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kerhane, Koltuk
- Bulaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kirlenmek, Sürülmek, Sirayet, Çatmak, Çıkmak, Girmek, Sataşmak, Sirayet Etmek, Sıvışmak
- Altıntop kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Greyfurt
- Ulaşım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alaka, Rabıta, Temas, Aktarma, Münakale, Gidiş Geliş
- İktidar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güç, Dirayet, Hükûmet, Kifayet, Kudret, Erk
- Nisaiye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kadın Hastalıkları
- Binici kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süvari, Atlı, Sipahi
- İsnat Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayandırmak
- Sıcak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İsti, Hamam
- Sertlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Husumet, Şiddet
- Zengin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Varlıklı, Varsıl, Variyetli, Verimli, Gösterişli, Çok, Bol, Bay, Kibar, Varlı
- Şalgam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çumor
- Sav kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atasözü, Dava, Haber, İddia, Söz, Tez, Önerme, Müddea
- Özdeyiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vecize
- Güldürücü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gülünç, Komik, Maskara, Tuhaf
- Kurucu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müessis
- Tanıdık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşina, Bildik, Tanış, Yâr, Dost
- Dinleme Salonu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oditoryum
- Örümce kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Örümcek
- Davetkâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çağrıcı, Çekici, Çağıran, Davet Eden
- Eğmeçli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğri
- Şerif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kutsal, Soylu, Temiz
- Şikest kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Malul, Sakat
- Cenkleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekişmek, Savaşmak
- Cet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ata, Dede, Büyük Baba
- Tente kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Örtü, Gölgelik
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü