Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Yakınmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağlamak, Koymak, Sızlamak, Sızlanmak, Şikayet Etmek
- Cimri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pinti, Hasis, Eli Sıkı, Ekti, Kısmık, Nekes, Sıkı, Varyemez
- Mizahi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güldürücü, Gülmeli, Mazhakeli
- Tükenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bitmek, Erimek, Geçmek, Sönmek, Hiç Kalmamak, Sona Ermek
- Tenasül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üreme
- Bakarak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göre
- Bahis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konu, Mevzu, Öcür, Söz, Laf
- Sukut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşme
- Küsmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Darılmak
- Şereflendirme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teşrif
- Karakarga kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuzgun
- Erişme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İdrak
- Keşfetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulmak, Açımlamak
- Kıl Kuyruk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çelimsiz, Zayıf, Züğürt
- Tahkim Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Berkitmek
- Kozmoloji kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Evrenbilim
- Muhit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çevre, Etraf, Hava, Ortam, Vasat, Yöre, Saran, Çevreleyen
- Vesait kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taşıt, Araçlar
- Bılkımak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozulmak, Erimek, Yumuşamak
- Tebriye Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aklamak
- Şantaj kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korkutma, Gocundurma
- Dolayı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çevre, Ötürü
- Oturmuş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kök Salmış, Yerleşik
- Paradoksal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çelişkili
- Yaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bahar, İlkbahar, Yaz Mevsimi
- Yürütüm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnfaz
- Katlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tahammül Etmek, Dayanmak, Çekmek, Dözmek, Götürmek, Hazmetmek, Kaldırmak, Taşımak, Yutmak
- Korteks kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kabuk
- Turfanda kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeni, Faraş
- Mücavir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Komşu
- Pazarlık Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kırışmak
- Kalben kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçten, Yürekten
- Hazırlanmış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mücehhez
- Nesebî kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soysal
- Alperen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derviş, Mücahit
- Sürmedan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürmelik
- Geçim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlaşma, Uyuşma, Maişet, Dolanma, Uyum
- Kaynaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birleşmek, Sıkı Fıkı Olmak, Hareketlilik, Hareket Etmek
- Aşıkmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acele Etmek, Telesmek
- Tanıştırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takdim Etmek, Tanış Etmek
- Manivela kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yükselteç, Kaldıraç
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü