Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Voltaj kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerilim
- İbibik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çavuşkuşu, Hüthüt
- Eksantrik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayrıksı, Aykırı, Dışözdekli
- Not Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaydetmek
- Bildirge kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beyanname
- Mahpushane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cezaevi, Hapishane, Tutukevi
- Yaratık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahluk, Canlı
- Para kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akçe, Kazanç, Kredi, Nakit, Pul, Vakıf, Varlık
- Aşiret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oymak, Uruk, Boy, El, Tayfa
- Akşam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gece
- Rakkas kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Köçek, Sarkaç
- Mahsuldar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Verimli
- Cızık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çizgi, İz
- Meyan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ara, Orta
- Çekelez kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sincap
- Ayırtman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eksper, Ehlivukuf, Mümeyyiz
- Taharet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Temizlenme, Temizlik
- Ampirik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deneysel
- Haşiv kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doldurma
- Ruzuşeb kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürekli
- Balıketinde kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolgun
- Bir Örnek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeknesak
- Mescit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cami
- Remiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sembol, Simge
- Jen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gen
- Er kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erkek, Asker, Yiğit, Kahraman, Sahip, Yetenekli, Kişi, Koca, Mert, Nefer, Zevç, Ehil, Erken
- Aşhane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kafeterya, Lokanta, Mutfak
- Bildirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haber Vermek, Anlatma, İfade, Bilgi Vermek, Anlatmak, İfade Etmek, Aktarmak, Beyan Etmek, Getirmek, Lütfetmek, Vermek, Yayımlamak
- Evvel Bahar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlkbahar
- Gelişememek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küsmek
- Mümtaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seçkin, Ayrıcalıklı, Üstün
- Ponpon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Püskül
- Sakaf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çatı, Dam
- Hasse kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duyu
- Görelilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İzafiyet
- Kambur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıkıntı, Dert, Sıkıntı
- Hudayinabit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kendiliğinden
- Zihince kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zihnen
- Keriz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aptal, Çirkef, Kumar, Pislik, Geriz
- Melül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üzgün, Bezgin
- Skeç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oyuncuk, Küçük Oyun
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü