Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Uğramak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yakınından Geçmek, Aniden Çıkmak, Düşmek, Sarkmak, Tutmak, Yaklaşmak
- Tekaüt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Burs, Emekli
- Mühürlü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Damgalı
- Antant kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlaşma, Mutabakat
- Kanunuesasi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anayasa
- Ahşa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağır
- Zarar Ederek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zararına
- Berhayat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Canlı, Yaşayan
- Ruz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gün
- Muhammen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tahmin Edilen, Tasman
- Alçaltı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zillet
- Façalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösterişli
- Hodbin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bencil, Egoist
- Bükülme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Devrim
- Hayran Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şaşmak, Duygulanmak
- İhsan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Armağan, Lütuf, Nimet, İnayet, Bağışlama, Kayra, Atıfet, Bağış, İyilik
- Egemenlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hâkimiyet, Hükümranlık, Buyruk, Hüküm
- Menteşe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Reze
- Paylamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acılamak, Azarlamak, Darılmak, Tanlamak
- Eylemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Buyurmak, Etmek, Yapmak
- Kamera kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sınalga, Alıcı, Kameraman, Almaç, Kameriye, Çardak
- Yaltak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dalkavuk, Şakşakçı, Yağcı
- Terim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Had, Istılah
- Tartaklanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hırpalanmak
- İnanç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görüş, İman, İtikat, Kanaat, Kanı, Emniyet, Öğreti
- Dağ Bayır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kır
- Etkileme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tesir
- Arpa Suyu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bira
- Şairce kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ozanca
- Düzengâh kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ova
- Okumuş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Okuryazar, Aydın
- Kabine kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hela, Hükûmet, Bakanlar Kurulu
- Derakap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çabucak
- Hezeyan Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saçmalamak
- Çırak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şakirt, Yamak, Dükkan Uşağı
- Haleldar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozuk, Bozulmuş
- Alçı Taşı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Jips
- Etene kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Son, Eş, Döl Eşi, Meşime, Plasenta
- Dikişçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Terzi
- Onay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tasdik, İcazet, İzin, Doğrulama, Gerçekleme, Uygun, Yerinde, Muvafık, Münasip
- Kanamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Depreşmek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü