Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Uçmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirmek, Cennet, Kalkmak
- Umacı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öcü
- Binnetice kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nihayet
- Elmacık Kemiği kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Elmacık Sümüğü
- Şûra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meclis, Kurul
- Defin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gömme
- Empoze kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayatma
- Üst Dikili kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üstyapı
- İbdai kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özgün
- Ponpon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Püskül
- Dirayet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yetenek, Beceriklilik, Seziş, İktidar, Kabiliyet, Zekâ
- İşkil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Evham, Kuruntu, Kuşku, Vesvese, Sanı, Şüphe
- Muvaffak Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başarmak
- Teker kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tekerlek
- Saymamazlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saygısızlık
- Çörek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ekmek, Kurs, Hamur İşi, Yiyecek
- Şarlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şarıldamak
- Tezayüt Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Artmak, Çoğalmak
- Salimen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esenlikle, Sağ Selamet
- Efe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağabey, Kabadayı, Yiğit, Zeybek
- Raporlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaçık
- Bilgin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Âlim, Bilimci
- Mengene kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkaç, Sıkmaç
- Kızanak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Domates
- Kararsızlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tereddüt
- Karşıt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aksi, Aykırı, Karşı, Zıt, Kontrast
- Adamcıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sokulgan, Evcil, Ehli, Munis
- Kuyan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tavşan
- Özveri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fedakârlık
- Etanol kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alkol
- Bukağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Köstek
- Sersefil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üzgün, Yoksul
- Kızılyara kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şirpençe
- Bakımlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mamur, Eskimemiş, Yıpranmamış, Bayındır
- Monte kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Montaj
- Pandomima kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mim
- Cerime kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Faul
- Teoloji kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dinbilim
- Tıraşçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asılsız, Yalan
- Adaletsizlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mağduriyet
- Yoz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşlenmemiş, Dejenere, Kaba, Bayağı, Adi, Bozulmuş, Kısır, Yabanıl
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü