Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Tesettür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Örtünme
- Mukavemetli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayanıklı, Güçlü
- Mehabetli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyük, Ulu, Yüce
- Nemsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rutubetsiz, Terilsiz
- Yarayan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yarar
- İşlek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Canlı, Kıvrak
- Hisli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duygulu
- Pahalanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pahalılaşmak
- İstelagmit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dikit
- Kaşmer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Maskara, Soytarı
- Multimedya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çokluortam
- Son Teşrin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kasım
- Su Küre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hidrosfer
- Cephe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taraf, Yan, Yön, Yüz, Alnaç, Alın
- Maksat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Amaç, Erek, Garaz, Gaye, Hedef, Kasıt, Meram, Niyet, Tasavvur, Yol, İstek
- Denizçakısı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çakı
- Rağbet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arzu, İlgi, İstek, İtibar, Beğeni, Beğenme
- Kumla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geniş Kumsal, Plaj
- İsteme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rıza
- İdarecilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yöneticilik
- Hekim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doktor, Tabip, Sagan, Atasagun, Otacı, Sağbilge
- Es kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akıl; Duygu; Esenlik
- Şahsi İş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dosya
- Engel Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alıkoymak, Çelmek, Göğüslemek, Menetmek, Önlemek
- Geçişsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lazım, Tesirsiz
- Vasıflanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nitelenmek
- Stabil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayanıklı, Düz, Kararlı, Oturmuş, Sağlam
- Fiili kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eylemsel
- Açar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anahtar, Aperitif
- Keskinlikle kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesinlikle
- Pılı Pırtı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eski Eşya, Eşya
- Kota kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sınırlama, Had, Norma
- Sonsuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çok, Ebedi, Ebedî, Tükenmez, Bitimsiz, Sonrasız
- Müttefik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birleşik, Bağdaşık, Bağlaşık, Oyda Bir
- Misafirperver kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konuksever
- Dasitan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Destan
- Sakır Sakır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürekli
- Torlak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derviş, Genç, Toy, Hergele
- Lüks kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşırı, Fazla, Gösteriş, Gösterişli, Şatafat
- Sülün kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kırgavul
- Biat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birinin Egemenliğini Tanıma, Tapu Kılma
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü