Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Temaşa Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakmak, Seyretmek
- Beslemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doyurmak, Yetiştirmek, Bakmak, Desteklemek, Eklemek, Katmak
- Yapayalnız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tek Başına
- Plaçkacı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çapulcu
- Irlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Türkü
- Beyanname kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bildiri, Bildirim, Bildirge
- Muayyen Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirlemek
- İri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hantal, Koca, Kocaman, Yoğun, Büyük
- Sürekli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Daima, Daimi, Daimî, Devamlı, Durmadan, Kalıcı, Temelli
- Yıkılmaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sağlam
- Ayran Ağızlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boşboğaz, Geveze
- Muhasamat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşmanlık
- Sungu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Armağan, Takdime
- Jülide kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karışık, Dağınık
- Ayna kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözgü, Mirat, Yansıtaç, Güzgü
- Melike kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kadın Hükümdar, Padişah Karısı, Kraliçe
- Yozlaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozulmak, Dejenere Olmak, Tereddi Etmek, Dönüşen, Özünden Uzaklaşmak
- Tecahül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilmezlenme
- Yanlar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Etraf
- Astronomi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gökbilim, Gök Bilimi
- Süreli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Devrî, Periyodik
- Lağlağıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şaklaban
- Filhakika kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğrusu, Gerçekten, Hakikaten
- Eğin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arka, Beden, Endam, Vücut, Sırt, Boy Bos
- Belki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muhtemel olarak, Olabilir Ki, Olsa Olsa, İhtimal, Tersine Olarak
- Yabanıllık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vahşet
- Rasyonalizm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Usçuluk
- Satıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayi, Tüccar, Esnaf
- Letafet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İncelik, Yumuşaklık, Güzellik, Hoşluk
- Gerelti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Engel, Perde
- Zira kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çünkü
- Değerlendirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fikir Söylemek, Gitmek, Görmek, Kıymetlendirmek, Kullanmak, Rey Yazmak
- Çecik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çivi, Halka
- İstemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beklemek, Dilemek, Arzulamak
- Kenetlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bentlemek, Bitiştirmek, Kilitlemek
- Geri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aptal, Arka, Art, Geçmiş, Geri Kalmış, Mazi, Son, Sonuç, Alt Taraf, Mabait
- Serpinti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çisenti, Damlacıklar
- Tenakus kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Azalma
- Mevki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Orun, Devlet, Durum, Kat, Mahal, Makam, Mesnet, Rütbe, Sandalye, Yer, Konum
- Sivil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıplak, Mülki, Üniformasız, Çırılçıplak
- Rey Vermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eleştirmek, Oy Vermek, Ses Vermek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü