Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Telhis Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özetlemek
- Kınama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayıplama
- Sıralamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saymak, Sıraya Koymak
- Alalamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gizlemek
- Tefeyyüz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yükselme
- Alçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Jips
- Kapı Zengi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tokmak
- Ülker kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süreyya
- Maddi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özdeksel
- Uslanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durulmak, Düzelmek, Islah Olmak
- Lezyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yıpranma
- Pat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yassı, Basık
- Tacilî Yardım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlk Yardım
- Köstebek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sokur, Yer Sıçanı; Sıraca
- Hızma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küpe
- Kas kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adale
- Pille kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kademe
- Tangırdamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gürüldemek
- Uyandırma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İkaz
- İfrat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşırı
- Vurgulamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nazara Çattırmak, Belirlemek, Damgasını Vurmak
- Selen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgi, Haber, Ses
- Abone Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürdürümlenmek, Dadanmak
- Saldırıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mütecaviz, Saldırgan, Tecavüzkâr
- Yilbik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sara, Tutarak
- O Vakit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derken
- Mülakat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görüşme, Musahabe, Söyleşi, Buluşma, Kavuşma, Konuşma
- Bünyevi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yapısal
- İstatistik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sayımlama
- Düzelmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İyileşmek, Doğrulmak, Güzelleşmek, Uslanmak
- Hasta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sayrı, Kesel, Parasız, Pestil, Rahatsız, Züğürt
- Mukavelename kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sözleşme
- Görelilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İzafiyet
- Zıt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karşıt, Ters, Akis, Aksi, Karşı
- Acılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Felaket, Keskinlik, Kinayelilik, Meraret, Sertlik, Tüntlük, Uğursuzluk, Zehirlilik
- Darbelemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çarpmak, Vurmak
- Tertip Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hazırlamak, Sıralamak, Dizmek, Düzmek, Düzen Vermek, Düzenlemek
- İdea kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşünce, Fikir
- Tereke kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Miras, Bırakıt
- Deterjan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çamaşır Tozu, Arıtıcı
- İşveren kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Patron
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü