Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Tebrik Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kutlamak
- Reis Bey kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başkan
- Müdüriyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müdürlük, Yönetimlik
- Ölçüşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karşılaştırmak, Mukayese Etmek, Yarışmak, Müsabaka Etmek
- Kanıtlama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İspat
- Katarsis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arınma
- Gözetlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözlemek, Tarassut Etmek, Tecessüs Etmek
- Dostane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dostça
- Arz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sunmak, Sunum, Bilgi Verme, Yeryüzü, Yerküre, Yer Yuvarlağı, Dünya, En, Maruzat, Yer
- Nakolay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sakar
- Beyaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ak, Kır
- Tansık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mucize, Şaşırtıcı, Doğaüstü Olgu
- İhtiyaten kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sakınarak
- Artırım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tasarruf, Tutum, İktisat
- Diskur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Söylev, Söylem, Nutuk
- Maket kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Örnek, Taslak
- El Gün kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başkaları, Yabancılar
- Dipli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derin, Esaslı, Köklü, Temelli
- Hareketlenme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Devinme
- Şımarmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erköyünleşmek
- Varmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ulaşmak, Erişmek, Çıkmak, Dayamak, Dayanmak, Evlenmek, Gelmek, Gitmek, İnmek, Kavuşmak, Tutmak, Vasıl Olmak, Yetişmek
- Yakamoz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Parıltı
- Keyifsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durgun, Rahatsız
- Vurulmuş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutkun, Âşık, Meftun
- Bitek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Verimli (toprak), Mümbit
- Çis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kudret Helvası
- Bilek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güç, Kuvvet
- İhata Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlamak, Çevirmek, Havi Olmak, Kapsamak, Kavramak, Kuşatmak, Sarmak
- Seçim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tercih, Yeğleme, Saylav, Seçki
- Tamah kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açgözlülük, Hırs, Doyumsuzluk
- Sakinleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dinmek, Durulmak, Rahatlamak, Yatışmak
- Laşe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Leş, Öleş
- Doğu Bilimci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müsteşrik
- Yoğunluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deniz, Kesafet, Kıvam, Trafik
- Kıvırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Burmak, Bükmek, Sapmak
- Fikir Söylemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değerlendirmek
- Anlatım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İfade, Tabir
- Hareket Tarzı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutum
- Kesimevi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mezbaha
- Büyütmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Abartmak, Mübalağa Etmek, Bakmak
- Kılkapan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kehribar
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü