Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Tazallüm Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sızlanmak
- Oyunbozan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mızıkçı
- Ulam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nicelik, Nitelik, Zümre, Grup, Kategori
- İşportacı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hırdavatçı
- Bade kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süci, İçki, Şarap
- Kani kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnanmış
- Tekmillemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tamamlamak
- Buluşma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mülakat
- Bilavasıta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğrudan, Araçsız, Doğrudan Doğruya
- Çitmik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıngıl; Parmak Ucuyla Alınan (Miktar); Üzüm Salkımının Küçük Dalı; Çimdik
- Saffet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arılık, Temizlik
- Meşum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uğursuz
- Alıngan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duygulu, Hassas, Nazik Yürekli
- Fevvare kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fıskiye
- Kaside kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Samav
- El Alışkanlığı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Maharet
- Teşrinisani kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kasım
- Azar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Paylama
- Sallamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarsmak, Savsaklamak, Savurmak, Yellemek, Hareket Ettirmek, Baştan Savmak
- Uğurlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçirmek, Esenlik Dilemek, Teşyi Etmek
- Sinmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Suspus Olmak, Nüfuz Etmek, Yılmak, Gizlenmek, Pusmak, Büzülmek, Saklanmak
- Edeple kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nazikâne
- Mabut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tapıncak, Tapı
- Orojeni kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dağoluş
- Mutlaka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesinlikle, Kuşkusuz, Yüzde yüz, Behemehâl, Herhalde, Ne Olursa Olsun
- Bitek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Verimli (toprak), Mümbit
- Zulüm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eziyet, Kıyıcılık, Cefa, Haksızlık, Kıyınç
- Pazıbent kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kolçak
- Gariban kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Biçare, Garip, Kimsesiz, Zavallı
- Oşinografi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Denizbilim
- Kokoz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Züğürt
- Sıyırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşürmek, Kaldırmak
- Süyek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Safiha, Cebire
- Parkur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yarış Yolu
- Meydana Gelmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oluşmak, Olmak, Ortaya Çıkmak, Baş Vermek, Çıkmak
- Akşam Ezanı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akşam
- İkamet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oturma, Eğleşme
- Cücük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Filiz, Tomurcuk, Civciv
- Meslek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çığır, Hayat, İş, Okul, Uğraş, Uğraşı, Ertik, Öğreti
- Zırh kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Savut, Koruyucu, Koruyan, Müdafi Demirağ
- Kovuşturma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soruşturma, Araştırma, Takibat, İstintak, Takip
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü