Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Tarihçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müverrih, Tarih Öğretmeni
- Cühela kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgisizler
- Melal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dert, Hüzün, Usanç, Üzüntü
- Yazım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İmla
- Kıskıvrak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Berk, Muhkem
- Seyyal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akışkan
- Metafor kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mecaz, Uçlam, Eğretileme
- Yabancılamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yadırgamak
- Duman Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozmak, Yok Etmek
- Öteleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İntikal
- Kılavuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mürşit, Öncü, Rehber
- Organik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğal, Örgensel, Tabii, Uzvi
- Süsen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Susam
- Zorlayıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mücbir
- Başa Düşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlamak
- Pekaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nadir, Ender
- Mevsimlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süremlik
- Mini kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küçük, Ufak
- Lâkayt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aldırışsız, İlgisiz, Aldırmaz, Umursamaz, Kayıtsız
- Mizah kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gülmece
- Diğer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başka, Öbür, Öteki, Özge, Sair
- Adavet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşmanlık, Husumet
- Ala Bezek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alaca
- Kat Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bölmek, Yol Almak
- Azalmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Daralmak, Düşmek, Eksilmek, Kırılmak
- Meze kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çerez, Kuruyemiş, Alay, Eğlence
- Zırlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zırıldamak
- Müstaceliyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İvedilik
- Dalaşma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hırgür
- Zamkinos kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dost, Metres
- Piştahta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tezgâh
- Ezinç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Azap
- Muştuluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müjde
- Pafta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yivaçar, Yivleç, Leke
- İhtiyatsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sakınımsız
- Tafra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Böbürlenme
- Piyasa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ortalık, Pazar, Çarşı Fiyatı
- Dış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dünya, Hariç
- Methetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Övmek
- Destekleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutma
- Atlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süvari
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü