Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Tahtaboş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teras
- Ratıp kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nemli, Yaş
- Şakirt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çırak, Öğrenci
- Modernlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çağdaşlık
- Terakkiperver kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlerici
- Saklamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muhafaza Etmek, Örtbas Etmek, Gizlemek, Saklı Tutmak, Alıkoymak, Ayırmak, Bırakmak, Esirgemek, Gizletmek, Kaldırmak, Korumak, Örtmek, Tutmak
- Yeğnik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hafif
- Kırmızı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Al, Kızıl
- İstif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yığma, Stok
- Geçinmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlaşmak, Dolanmak, Ölmek, Taslamak, Uzlaşmak, Yaşamak, Bağdaşmak, Uyuşmak
- Delişmen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şımarık, Delidolu, Çılgın, Zıpır
- Donakalmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şaşmak
- Biraz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Azıcık, Çok Değil, Bir Parça, Bir Balaca, Bir Kadar
- Sille kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tokat, Şamar
- Toplumbilim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sosyoloji
- Kesene kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sözleşme, Mukavele; Abone
- Kuşatmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çevirmek, İhata Etmek, Kaplamak, Kucaklamak, Muhasara Etmek, Sarmak
- Makrama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Peçete
- Video kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Videoteyp, Sın
- Yanlar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Etraf
- Akamet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kısırlık, Sonuçsuzluk, Başarısızlık
- Gülünç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kepaze, Komik, Matrak, Tuhaf, Güldürücü
- Maruzat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Diyecek, Arz
- Uyumak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dalmak, Yatmak
- Zararlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dokuncalı, Muzır, Tahripkâr, Kötü, Muzır, Olumsuz, Pis
- Vukufsuzluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgisizlik
- Musahhih kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzeltici, Düzeltmen
- Azlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Azınlık, Ekalliyet
- Edevat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aletler, Gereçler, Avadanlık
- Curcunalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ses
- Senlibenli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Samimi
- Beyhude Yere kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boşuna
- Epeyice kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Epey
- Köy kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kent
- Çene Kavafı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geveze
- Asil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soylu, Vekil Olmayan, Necabetli
- Çıtır Çıtır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gevrek
- Düzenli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Disiplinli, Düzgün, Tertipli, Derli Toplu, Kararlı, Manzum, Mazbut, Muntazam, Yerli Yerinde
- Rötuş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzeltme
- Yapılmış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mamul
- İktisat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ekonomi, Tutum
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü