Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Sürat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hız, Tempo, Hızlılık, Çabukluk
- Kanaat Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yetinmek
- Harlak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çağlayan
- Kodaman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyük
- Güncek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şemsiye
- Miras kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalıt, Tereke
- Vekillik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakmanlık, Bakanlık, Vekâlet
- Rubaî kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dörtlü, Dörtlük
- İnanca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güvence, Teminat
- Tek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bir, Biricik, Birlik, Hiç, Hiçbir, Salt, Sessiz, Tekil, Tenha, Uslu, Vahit, Yegâne, Yalnız, Yalnızca, Sadece
- Telef Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölmek
- İkaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyarı, Uyarma, İhtar, Tembih, Haberdarlık, Dikkat Çekme
- Savran kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Merdiven
- Uca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüce
- Gümrah kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zinde, Bol, Sık, Çok, Gür
- Meclis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kamutay, Divan, İclas, Toplantı, Yığıncak
- Reçel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Murabba
- Evlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hanelik
- Mürai kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İkiyüzlü, Alabık
- Ait kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlgilendiren, İlişkin, İlişik, İlgili, Değgin
- Atmaca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sapan
- Nefes kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soluk
- Gıcır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeni
- Frapan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çarpıcı, Göz Alıcı
- Fütuhat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fetihler, Zaferler
- Direk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kazık, Sütun
- Emanet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Can, Mevduat, Ruh, İnam, Vedia
- Hala kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Henüz, Teyze
- Laçka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Harap, Düzeni Bozulmuş
- Serin Kanlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soğukkanlı
- Okumak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kavramak, Küfretmek, Sövmek
- General kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Paşa
- Burs kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öğrenimlik, Tekaüt
- Açar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anahtar, Aperitif
- Kuşat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açma, Açılış; Güzellik, Hoşluk
- Tamamlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bitirmek, Bağlamak, Tümlemek
- Roketatar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bazuka
- Islaklık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nem, Rutubet
- Rendelemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yontaçlamak
- Ördek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Enayi, Oturak
- Kaymakamlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlçe
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü