Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Somurtmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Surat Asmak, Ekşimek, Yüz Asmak
- Uçuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uçmuş, Solmuş, Hafif, Kabarcık, Soluk, Solgun
- Çeşme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pınar
- Başlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Girişmek, Harekete Geçmek, Muameleye Koymak, Almak, Atılmak, Doğmak, Gelmek, Girmek, Kalkmak, Koyulmak, Olmak, Oluşmak, Tutmak
- Mücavir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Komşu
- Dizayn kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tasarım
- Onurlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vakur
- Burmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıvırmak, Döndürmek, Çevirmek, Bükmek Enemek, Hadım Etmek, İğdiş Etmek
- Şimşek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Parıltı
- Yaptırım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ceza, Müeyyide, Kanun, Kuvvei Müeyyide
- Islakkarga kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekingen, Ürkek
- Pist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meydanca
- Redif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yedek, Kura Eri, Yineleme
- Medyun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Borçlu
- Mecburi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zorunlu
- Kontak Lens kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lens
- Salacak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teneşir, Tabut
- Yitirilmiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yitik
- Eğri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çap, Çarpık, Muavveç; Eğmel, Mukavves; Eğik, Mail; Doğru Olmayan, Münhani; Eğmeçli, Mukavves
- Değnek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sopa, Çomak, Cop, Çubuk, Matrak
- Kalça Kemiği kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oma
- Allah kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tanrı
- Hızar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bıçkı, Biçki
- Haşmet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görkem
- Yöneten kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müdür
- Tedavi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İyileştirme, Sağaltma, Mualece, Otama
- Ecel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaşamın Sonu, Ölüm Zamanı
- Show kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösteri
- Kondu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gecekondu
- Şikâyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yakınma, Sızlanma, Yaygara
- Kavga Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çatışmak
- Ekincilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tarım, Ziraat
- Kınnap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sicim
- Okuntu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Davetiye
- Alkol kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İspirto
- Zil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zeng, Zeng Sesi
- Kağnı Arabası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kağnı
- Kankızıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Becerikli
- İhata Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlamak, Çevirmek, Havi Olmak, Kapsamak, Kavramak, Kuşatmak, Sarmak
- Sataşkan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mütecaviz, Saldırgan, Mütearrız
- Lokal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yerel, Sınırlı Bölge, Mahalli, Mevzii, Dernek Evi, Gece Kulübü
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü