Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Sayın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hürmetli, Muhterem, Seçkin, Değerli
- Teokrat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dinerkçi
- Şayet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğer
- Etrafını Alarak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çepçevre, Çepeçevre
- Tamuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cehennem
- Laik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özgen, Dinayrısı
- Pile kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıvrım
- İpsiz Sapsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlamsız, Serseri
- Baylanlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşve, Naz
- Nişasta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ket
- İmrenme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gıpta
- Sepetlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kovmak
- Kesim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlaşma, Bölge, Bölüm, Endam, Kesit, Kısım, Parça, Pazarlık
- Betim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Betimleme, Tasvir
- Vektör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yöney
- Dalkavukluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şakşakçılık
- İşletmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstismar Etmek, Kullanmak
- Olasılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhtimal
- Günahlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Günahkâr
- Abanozlaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Matlaşmak, Sertleşmek
- Çeşme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pınar
- Kampana kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çan
- Kısılma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takabbuz
- Kıymetsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değersiz
- Sebze Nevi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pırasa
- Kıytırık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Basit, Bayağı, Değersiz
- Kovuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koğuş, Oyuk
- Tespit Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirlemek, Saptamak, Vermek
- İleti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mesaj
- Kırcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolu
- Değerinde Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değmek
- Çekişmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kavga Etmek, Tartışmak, Bozuşmak, Mücadele Etmek, Yarışmak, Değişmek
- Şeni kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kötü, Çirkin, Alçakça, Ahlak Dışı, İnsanlık Dışı
- Kalkınmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlerlemek, İnkişaf Etmek
- Pranga kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bukağı, Kandal, Zincir
- Küflü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Köhne
- Kifayetlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yetinmek
- Hâl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Davranış, Dert, Durum, Güç, Hatır, Kuvvet, Sıkıntı, Takat, Tavır, Tutum, Vaziyet, Ben, Benek, Puan
- İş Bırakımı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Grev
- Tehir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erteleme, Geciktirme, Gecikme
- Alıntılamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aktarmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü