Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Savaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Harp Etmek, Muharebe Etmek, Uğraşmak, Çarpışmak, Vuruşmak
- Hukuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tüze, Hak
- Atılganlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cesaret
- Bürokrasi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Resmiyetçilik, Kırtasiyecilik
- İktiran Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erişmek, Ulaşmak
- Filigran kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Su Yolu
- Güvenlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asayiş, Emin Amanlık, Emniyet, Emniyyet, Tehlikesizlik
- Sevilmeyen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İtici
- Lanse Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meşhur Etmek, Tariflemek
- Tashih Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzeltmek
- İğne Yapmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İğne Vurmak
- Şahadet Parmağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşaret Parmağı
- Tüccar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tecimen, Tacir
- Teoloji kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dinbilim
- Mersi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sağ Ol, Teşekkür
- Tehcir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürme, Göçürme
- Basma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gübre, Matbu, Tezek
- Ulus kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Millet
- Zevat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adam, Şahıs, Zatlar, Kişiler
- Bekinmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Israr Etmek, İnat Etmek, Direnmek
- İstibdat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baskı, Zorbalık, Sınırsız Monarii, Despotluk, Keyfe Bağlı Yönetim
- Mürüvvet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sevinç, Yiğitlik, Cömertlik
- Engebe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arıza, İniş Yokuş, Kabarık
- Kondansatör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sığaç
- Çengel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çatal, Fiş, Karmak
- Rıfk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yumuşaklık, Okşarlık, Tatlılık
- Şirret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Edepsiz, Geçimsiz, Huysuz, Yaygaracı, Kavgacı
- Morto kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölü
- Müstear kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lakap, Takma
- Mücellit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ciltçi, Kapçı
- Müsavi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Denk, Eşit, Bir
- Müspet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olumlu, Yararlı, Pozitif, Tanıtlanmış, Tanıtlı, Artı
- Vesaire kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başkaları, Ve Benzerleri
- Biperva kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korkusuz, Çekinmez
- Tıka Basa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doyunca
- Repo kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Faiz
- Takışkan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muteriz
- Reçine kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Salgı Özdeği, Akındırık, Ağaç Sakızı
- Kantite kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nicelik
- İmge kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düş, Hayal, İzlenim, Hülya, İmaj
- Musanna kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uydurma
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü