Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Sütlü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sağmal
- Arızalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozuk, Dalgalı, Engebeli
- Sümüklü Böcek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlbiz
- Alısün kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çınka, Telefon
- Seslendirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaydetmek
- Plasman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yatırım
- Gudde kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beze
- Ezkaza kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yanlışlıkla, Kazara, Kazayla, Rastgele
- Sığmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Girmek
- Komütatör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çevireç, Çevirici, Anahtar
- Müfreze kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Harbi Deste
- Fitnelemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gammazlamak, Yermek
- Keçiboynuzu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Harup
- Şişe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cam
- Engel Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alıkoymak, Çelmek, Göğüslemek, Menetmek, Önlemek
- Okazyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fırsat
- Dikiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakma, Gözetleme, Erkete
- Fırsat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vesile, Elverişli, Durum, Oğur
- Lakırdıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konuşkan, Geveze
- Sadır Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Peyda Olmak
- Gönderilmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gitmek
- Yeğin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baskın, İyi, Katı, Üstün, Zorlu, Şiddetli
- Tabiatüstü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğaüstü, Fevkettabii
- Aklavcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Avukat
- Gözene kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözlük
- Şasi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çerçeve; Otomobil İskeleti
- Pertav kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atılma, Sıçrama, Hız
- Takatuka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gürültü, Patırtı; Takoz; Kül Çanağı
- Topal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aksak
- Mutantan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görkemli
- Sokulgan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Girişken, Sevimli
- Kollamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözetmek, Gözlemek, Himaye Etmek, Korumak
- Acıklı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hazin, Trajik, Dramatik, Üzücü, Dokunaklı, Feci, Gussalı, Kederli
- Muvafık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uygun
- Özellik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çeşni, Hassa, Husus, Hususiyet, İlim
- İhraç Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıkarmak, Dış satımlama
- Dernek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cemiyet, Kuruluş, Kurul, Deri, Düğün, Toplantı
- Trajedi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Facia, Ağlatı
- Bunalım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Buhran, Kriz, Bunluk
- Teşyi Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uğurlamak
- İclas kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Celse, İçtima, Meclis, Oturum
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü