Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Perspektif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakış Açısı, Derinlik, Süreç
- Şamil Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kapsamak
- Çift kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İkili, Çifte, Eş, Koşa
- Zerrin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarı, Altın, Sarı, Fulya
- Uzmanlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhtisas, Marifet
- Diri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Canlı, Sağ, Güçlü, Zinde
- Ayrıksız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstisnasız
- Çıban kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Apse, Baş
- İzansız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlayışsız
- Savtî kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sesli
- Muhkem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dinç, Gürbüz, Katı, Kıskıvrak, Sağlam, Tıkız, Sağlamlaştırılmış, Berk
- Göğermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Morarmak
- Ece kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güzel Kadın, Kraliçe
- Küldöken kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eş, Kadın
- Başıbozuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzensiz, Gelişigüzel
- Kuldur Destesi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çete, Şebeke
- Prefiks kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Önek
- Otomobil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Araba
- Rappadak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ansızın
- Dışa Vurum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İfade
- Kararsız Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bocalamak
- Bereketlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Artmak, Çoğalmak
- Bağlaşma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İttifak, Kontrat
- Ağa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağabey, Koca
- Pomat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Merhem
- Süsen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Susam
- Arazi Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıvışmak
- Şahsiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Benlik, Hüviyet, Kişi, Kişilik, Kimse
- Ölü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cenaze, Müteveffa, Mevta, Cansız, Leş, Sönük, Güçsüz, Mefta, Naaş
- Bilakis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tersine, Tersine Olarak, Aksine, Yok
- Çekmece kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göz, Sıyırma
- Danaburnu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kök Kurdu; Aslanağzı Çiçeği
- İsabetli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uygun, Yerinde
- Sıkaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mandal
- Sağlama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tedarik, Temin
- Flaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözde, Ünlü
- Bayan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eş, Hanım, Hatun, Kadın, Karı
- Efüzyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sızınım
- Şaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayral, Ayrık, Müstesna
- Muntazım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzenli, Düzgün
- Serpiştirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Serpmek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü