Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Parça Parça kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lime Lime, Paramparça
- Semirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şişmanlamak
- Muhammedî kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müslüman
- Süzmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taramak
- İlköğretim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlköğrenim, İptidai Tahsil
- Yoğun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesif, Sıkışık, Kalabalık, Dolu, Ağır, Çok, Derin, İri, Kaba, Kalın, Koyu, Sıkı, Şişman, Tombul
- Defol kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Reddol
- Çakmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vurmak, Anlamak, Sezinlemek, Bilmek, Mıhlamak, Saplamak
- Adam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnsan, Erkek, Mert, Eş, Koca, Kişi, İnsanoğlu, Herif, Zat, Zevat
- İhracatçılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dış satımcılık
- Mineralog kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bileşikbilimci
- İstisna kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayrıksılık, Ayra, Ayrama, Ayrı Tutma
- Asillik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asalet
- Deminki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayakki
- İzan Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşünmek
- Aktarılma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Devir
- Alengirli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösterişli, Yakışıklı
- Kerki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Keser
- Nazara Almak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zamanlamak
- Betimlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tasvir Etmek
- Teşkilatlandırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Örgütlemek
- Haydutluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soygunculuk
- İfsat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kargaşalık
- Bolluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bereket, Yağmur
- İşgüzarlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşbilirlik
- Evlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Varmak, İzdivaç Etmek
- Af kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağışlama
- Gagayı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Martı
- Hatır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akıl, Durum, Gönül, Hafıza, Hâl, Kalp, Keyif, Sevgi, Yâd, Yâddaş, Zihin
- Bükülmüş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıvrım
- Rayiç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürüm Değeri, Geçer, Eder
- Cılızlaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurumak, Zayıflamak
- Şaşma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taaccüp
- Akılsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşüncesiz, Şaşkın
- Goygoycu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dilenci
- Mürebbi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğitici, Eğitmen, Dadı
- Donanımlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuvvetli
- Aitlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlişkinlik
- Kizir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Köy Bekçisi
- Kestirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tahmin Etmek, Sezmek
- Bırakma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tevdi
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü